8. sınıf Friendship Test 6

Soru 14 / 18

Merhaba sevgili 8. sınıf öğrencileri!

Bu ders notu, "Friendship Test 6" sorularını temel alarak, İngilizce dersindeki önemli konuları tekrar etmeniz ve sınavlara daha iyi hazırlanmanız için özel olarak hazırlandı. Arkadaşlık ünitesinin temel kavramlarını, günlük hayatta sıkça kullanılan ifadeleri ve dilbilgisi kurallarını kapsayan bu notlar, konuları pekiştirmenize yardımcı olacak.

Özet

Bu test; arkadaşlık temalı kelime bilgisi, davet etme, teklif etme, öneride bulunma, bunları kabul etme veya reddetme gibi sosyal ifadeler, zaman edatları ve temel soru kalıpları üzerine odaklanmaktadır. Özellikle diyalogları anlama ve uygun tepkileri verme becerisi ön plandadır.

1. Arkadaşlık ve Kişilik Özellikleri ile İlgili Kelime Bilgisi

Arkadaşlık ünitesinde, iyi bir arkadaşı tanımlayan veya arkadaşlık ilişkilerinde kullanılan temel kelimeleri bilmek çok önemlidir.

  • Trust (Güvenmek): Birine inanmak, sırlarını paylaşabilmek.
  • Promise (Söz vermek): Bir şeyi yapacağına veya yapmayacağına dair güvence vermek. Özellikle sır tutma konusunda sıkça kullanılır.
  • Keep secrets (Sır tutmak): Başkalarının özel bilgilerini kimseyle paylaşmamak.
  • Back up / Support (Desteklemek): Birine zor zamanlarında yardımcı olmak, arkasında durmak.
  • Count on (Güvenmek, bel bağlamak): Birine her zaman güvenebileceğini bilmek.
  • Get on well (İyi anlaşmak): Birisiyle iyi bir ilişkiye sahip olmak.
  • Laid-back (Rahat, sakin): Genellikle endişelenmeyen, kolay kolay strese girmeyen kişilik özelliği.
  • Honest (Dürüst): Her zaman doğruyu söyleyen.
  • Reliable (Güvenilir): Sözünde duran, sorumluluklarını yerine getiren.
  • Understanding (Anlayışlı): Başkalarının duygularını ve durumlarını anlayan.

⚠️ Dikkat: Phrasal verb'ler (iki veya daha fazla kelimeden oluşan fiiller) genellikle kelime anlamından farklı anlamlara gelebilir. Örneğin, "back up" sadece "geri gitmek" değil, aynı zamanda "desteklemek" anlamına da gelir.

2. Davet Etme, Teklif Etme ve Öneride Bulunma (Inviting, Offering, Suggesting)

Günlük konuşmalarda birini bir etkinliğe davet etmek, bir şey teklif etmek veya bir öneride bulunmak için farklı kalıplar kullanılır.

  • Would you like to...? (İster misin...?): En yaygın ve kibar davet/teklif kalıbıdır.
    • Would you like to join us?
    • Would you like to eat some French fries?
  • How about...? / What about...? (Ne dersin...?): Genellikle bir fiilin -ing hali veya bir isimle kullanılır. Öneri için idealdir.
    • How about giving a party?
    • How about going for a walk?
  • Shall we...? (Yapalım mı...?): Genellikle bir öneride bulunmak için kullanılır.
    • Shall we have dinner tonight?
    • What time shall we meet?
  • Let's... (Hadi...): Daha doğrudan bir öneri kalıbıdır.
    • Let's go to the amusement park.
  • Why don't we...? (Neden ... yapmıyoruz?): Bir öneri sunmanın başka bir yoludur.
    • Why don't we eat out?
  • Do you want to...? (İster misin...?): Daha samimi bir davet/teklif kalıbıdır.
    • Do you want to go for a walk with me?
  • I feel like... (Canım ... çekiyor / ... yapmak istiyorum): Bir şeyi yapma isteğini belirtir. Genellikle -ing ile kullanılır.
    • I feel like eating pizza.

3. Davetleri, Teklifleri ve Önerileri Kabul Etme (Accepting)

Bir daveti veya teklifi kabul ederken kullanabileceğiniz olumlu ifadeler:

  • Sure. (Elbette.)
  • Yes, I'd love to. (Evet, çok isterim.)
  • That sounds great / awesome / wonderful. (Kulağa harika geliyor.)
  • Why not? (Neden olmasın?)
  • It's a perfect idea! (Harika bir fikir!)
  • Of course, I'm coming. (Elbette, geliyorum.)
  • That would be great, thanks. (Harika olurdu, teşekkürler.)

4. Davetleri, Teklifleri ve Önerileri Reddetme (Refusing)

Bir daveti veya teklifi kibarca reddederken kullanabileceğiniz ifadeler ve genellikle bir sebep belirtme:

  • Sorry, but I can't. (Üzgünüm ama yapamam.)
  • I'd love to, but I can't. (Çok isterim ama yapamam.)
  • No, thanks. (Hayır, teşekkürler.)
  • I'm afraid I can't. (Korkarım yapamayacağım.)
  • I'm afraid I'm not free then. (Korkarım o zaman müsait değilim.)
  • Reddetme nedenleri:
    • ...because it's oily. (Çünkü yağlı.)
    • I have things to do. (Yapacak işlerim var.)
    • I have to stay at home. (Evde kalmak zorundayım.)
    • I don't want to drink anything. (Hiçbir şey içmek istemiyorum.)

💡 İpucu: Bir daveti reddederken genellikle "I'd love to, but..." kalıbını kullanmak kibar bir yaklaşımdır. Ardından reddetme nedeninizi belirtmek, karşı tarafa saygı gösterdiğinizi gösterir.

5. Zaman Edatları (Prepositions of Time)

Zaman edatları, İngilizcede zamanı belirtmek için kullanılır ve karıştırılması kolay olabilir.

  • At:
    • Belirli saatler için: at 10 a.m., at eleven o'clock.
    • Belirli zaman dilimleri için: at night, at noon (öğle vakti), at midnight (gece yarısı).
    • Hafta sonu için (Amerikan İngilizcesi): at the weekend. (İngiliz İngilizcesi'nde "on the weekend" veya "at weekends" de kullanılır.)
  • On:
    • Haftanın günleri için: on Monday, on Sunday.
    • Belirli tarihler için: on May 1st, on Christmas night.
  • In:
    • Aylar için: in July, in December.
    • Mevsimler için: in summer, in winter.
    • Yıllar için: in 2023.
    • Günün bölümleri için (genel olarak): in the morning, in the afternoon, in the evening. (Ancak "at night" istisnadır.)

⚠️ Dikkat: "at" ve "on" edatlarının kullanımını karıştırmamak için bolca pratik yapın. Özellikle saatler için "at", günler için "on" kuralını unutmayın.

6. Temel Soru Kalıpları (WH-Questions)

Bilgi almak için kullanılan soru kelimeleri (WH-Questions) diyalogların önemli bir parçasıdır.

  • What time...? (Saat kaçta...?): Bir etkinliğin veya buluşmanın saatini sormak için kullanılır.
    • What time are you going to go?
    • What time shall we meet?
  • Who...? (Kim...?): Bir kişiyi sormak için kullanılır.
    • Who is your best buddy?
    • Who do you usually go there with?
  • What...? (Ne...?): Bir şey, bir eylem veya durum hakkında bilgi almak için kullanılır.
    • What are you doing tonight? (Burada "Present Continuous" gelecek zaman anlamında kullanılmıştır.)
    • What kind of books do you like reading?
  • How often...? (Ne sıklıkla...?): Bir eylemin ne kadar sık yapıldığını sormak için kullanılır.
    • How often do you go to the book fairs?

💡 İpucu: "What are you doing at the weekend?" gibi sorular, Present Continuous tense'in gelecek zaman planlarını ifade etmek için kullanılabileceğini gösterir. Bu, özellikle arkadaşlık ünitesinde planları sormak için sıkça karşınıza çıkar.

Bu ders notları, "Friendship Test 6"daki konuları genel hatlarıyla kapsar. Konuları tekrar ederek ve bolca pratik yaparak İngilizce bilginizi pekiştirebilirsiniz. Başarılar dilerim!

  • Cevaplanan
  • Aktif
  • Boş