Yakıtların İnsan Ve çevre Üzerindeki Etkileri
Kış aylarında ısınma amacıyla soba ve kaloriferlerde kullanılan odun, kömür, fuel—oil ve doğal gaz kentlerimizdeki hava kirliliğinin artmasına sebep olmaktadır.
Odun kısa süreli ısı verdiği için odunu yakacak olarak kullanmak ülke ekonomisine büyük ölçüde zarar verir. Odunun yakıt olarak kullanılması, ağaçların kontrolsüz olarak kesilmesine ve ormanların tahrip olmasına yol açmaktadır. Sera etkisini artıran karbondioksit gazını, Fotosentez ile kullanan ağaç miktarının azalması atmosferdeki karbondioksit oranını artırmaktadır. Bu durum ise küresel ısınmanın sebep olduğu iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin artmasına sebep olmaktadır.
Kömür yandıktan sonra geriye kül, is ve azotlu ve kükürtlü gazlar bırakır. Bu nedenle çevre ve hava kirliliğine yol açar. Atmosfere karışan azotlu ve kükürtlü gazlar havadaki su buharıyla etkileşerek asit yağmurlarına dönüşür.
Gaz yakıtlar yandıktan sonra kül bırakmazlar. Çevreye az miktarda karbonmonoksit gazı verirler. Doğal gaz çevreyi en az kirleten fosil yakıttır.
Hava kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki etkileri atmosferdeki zararlı gazların solunması sonucu ortaya çıkan öksürük ve bronşitten, kalp hastalığı ve akciğer kanserine kadar değişmektedir. İnsanların rahat ve sağlıklı yasayabilmesi için teneffüs edilen havanın mutlaka temiz olması gerekir.
Isınmak amacıyla kullanılan soba ve doğal gaz, yanlış uygulama ya da dikkatsizlik sonucu zehirlenmelere sebep olabilir. Zehirlenmeler bazı durumlarda ölümcül sonuçlar oluşturabilir. Yakıtların yanması sonucunda açığa çıkan karbon monoksit gazı. kana karıştığında alyuvarların oksijen tutma kapasitesini azaltır. Yeterli oksijen alınamayınca zehirlenme olayı ortaya çıkar.
Soba ve Doğalgaz: Zehirlenmelerine Karşı Alınması Gereken Tedbirler
- Ev ve is yerlerinde doğal gaz ile kullanılan cihazların bakımları her yıl düzenli olarak yapılmalıdır.
- Doğal gaz cihazlarına yeterli oksijen sağlanmalıdır. Bu nedenle pencereden içeriye oksijen girişini sağlayacak açıklıklar (menfez) olmalıdır. Doğal gaz menfezleri açık tutulmalıdır.
- Sobanın bulunduğu yer sürekli havalandırılmalıdır.
- Baca ve soba borusu bağlantısı uygun bir biçimde yapılmalıdır. Soba kurulurken fazla dirsek kullanılmamalı boruların birbirleriyle ve bacayla birleştiği yerlerde açıklık kalmamalıdır.
- Bacalar standartlara uygun şekilde yalıtımlı olmalı, düzenli olarak temizlenmelidir.
- Lodoslu havalarda ölüm oranlarında artış gözlendiğinden dolayı bacalar standartlara uygun değilse soba yakılmamalı, yakılması zorunlu ise gece mutlaka söndürülmelidir.
- Konutlarda gaz kaçaklarına karsı karbon monoksit sensörleri kullanılmalıdır.
- Gece yatarken sobaya yakıt eklenmemelidir.
- Soba, odada bacaya en yakın yere kurulmalıdır.
Soba ve Doğal gaz Zehirlenmelerinde ilk Yardım
Karbon monoksit vücuda solunum yolu ile giren, doğrudan kana geçerek oksijen alımını engelleyerek zehirlenmelere ve ölüme neden olan renksiz, tatsız, kokusuz bir gazdır.
Soba ve doğal gaz zehirlenmelerinde vücuda karbon monoksit girdiği için kişi karbon monoksit zehirlenmesi yasar.
Karbon monoksit zehirlenmelerinde ilk yardım şu şekilde yapılmalıdır.
1. Olay yeri güvenliği sağlanır. (Gaz vanası kapatılır.)
2. Ortam hemen havalandırılır.
3. Hasta hızlıca temiz hava olan bir yere çıkarılır.
4. Hastanın bilinci kontrol edilip, solunum yolu açıklığı ve solunumu değerlendirilir.
5. Hastanın rahat nefes alabilmesi için yarı oturur pozisyonda tutulur.
6. Hastanın bilinci kapalı ise koma pozisyonu verilir.
7. Tıbbi yardım istenir. (112 Acil)