Türkiye’de Tarımı Etkileyen Faktörler 11. Sınıf Coğrafya

İklim

Türkiye’de çok farklı iklimler gör ür. Bu durum çok çeşitli tarım ürünlerinin yetişmesine olanak sağlamıştır. Başta muz olmak üzere Tropikal Kuşakta yetişen bazı tarım ürünleri, Ilıman Kuşak bitkilerinin büyük bir çoğunluğu yurdumuzda yetişmektedir. Hatta ılıman kuşağın bütün meyveleri Türkiye’de yetişir.

Türkiye adeta bir bitki cennetidir. Dünyada bitki tür ve çeşidi en fazla olan ülkelerden biridir.

Kıyı bölgelerimizin iklimi tarımsal faaliyetlere daha elverişlidir. Kışların uzun ve soğuk geçtiği, sıcaklık ortalamasının düşük olduğu iç bölgelerimizde ürün çeşitliliği azdır. Yağışın ve sulamanın yetersiz olduğu bölgelerde nadas uygulamasına gidilir. Toprak verimliliği, sulama olanakları ve sıcaklık şartlarının uygun olduğu Çukurova gibi alanlarda yılda bir kaç kez ürün alınır.

Bir tarım ürününün yoğun olarak yetiştirildiği bölgeye o ürünün tarım bölgesi denir. İklim seçiciliği fazla olan muz, turunçgil, zeytin, pamuk, kivi ve çay gibi ürünlerin tarım bölgeleri dar, iklim seçiciliği az olan buğday, patates, elma, üzüm gibi ürünlerin tarım bölgeleri geniştir.

Yeryüzü Şekilleri

Tarım yapılan alanları sınırlayan önemli bir faktördür.

Türkiye’nin yüzey şekilleri bakımından en belirgin özelliği, yüksek ve engebeli olmasıdır. Ortalama yükseltisi fazladır ve dağlar geniş alan kaplar. Ayrıca yükseltileri batıdan doğuya doğru artan ova ve platolar yer alır. Buna bağlı olarak tarım alanları daralmış, tarımda maki kullanımı zorlaşmış, erozyon anmıştır.

Karadeniz Bölgesi gibi dağlık ve engebeli alanlar tarımda makineleşmeyi kısıtladığından insan ve hayvan gücüne ihtiyaç duyulur.

Yükselti arttıkça sıcaklık ve nem oranı azalır. Buna bağlı olarak tarım ürünleri çeşidi azaldığı gibi bitkilerin yetişme ve olgunlaşma süresi uzar.

Sulama

Sıcaklığın yüksek ve yağışın yetersiz olduğu iç bölgelerde tarımsal faaliyetlerde sulama en büyük sorunlardan biridir. Bu bölgelerde sulama koşulları geliştirildiğinde tarımda birim alandan alınan verim yükselecektir.

Ülkemizde sulamanın kurak alanlarda yaygınlaştırılmasıyla;

  • Tarımsal faaliyetlerde iklime bağımlılık azalır.
  • Tarımda nadas uygulaması azalır ya da sona erer.
  • Tarımsal üretimde yıldan yıla görülen dalgalanmalar azalır.
  • Tarım ürünü çeşitliliği ve üretim miktarı artar.
  • Kuru tarım ürünleri yerine sebze ve meyve gibi endüstri bitkileri yetiştirilir.
  • Kırdan kente olan göçü azaltır.

Karadeniz kıyı şeridinde tarımsal faaliyetlerde sulamaya duyulan gereksinim çok azdır. Nedeni yağış rejiminin düzenli olmasıdır. Akdeniz ve Ege kıyılarında yaz mevsiminde tarımda sulama ihtiyacı doğar. Karasal iklimin
etkili olduğu iç bölgeler tarımda sulama ihtiyacının en fazla olduğu yerlerdir. Buna bağlı Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde GAP projesi geliştirilmiştir. Konya Havzası’ndaki KOP’un amacı da budur. Sulamayla tarımda iklime
bağımlılığı azaltmak, tarım ürünü çeşitliliği ve verimini yükseltmektir.

Toprak Analizi ve Bakımı

Toprak analizi ve bakımıyla hangi tarım ürünlerinin hangi toprak türlerinde yetiştirilmesinin daha uygun olduğu ve gübre kullanımının nasıl olması gerektiği belirlenir. Tarla topraklarının erozyona karşı korunması tarımsal verimi yükseltir. Bunun için de çiftçiler tarım ekim yöntemleri, eğimli toprakların nasıl sürülmesi gerektiği hakkında bilgilendirilmelidir.

Toprak analizleri yapılmalı, toprağın mineral madde eksiklikleri giderilmeli, zararlı otlar temizlenmeli, uygun tekniklerle işlenmeli ve aşınmasına karşı önlemler alınmalıdır.

Gübreleme

Tarımda sulama koşullarını geliştirdikten sonra verimi arttıran en önemli faktör gübrelemedir. Gübrelemedeki amaç tarım toprağını güçlendirmek ve mineral yönünden bitkiyi daha besler hale getirmektir. Ülkemizde 1950′ li yıllardan sonra sulama sisteminin gelişmesiyle hızla gübre kullanımı artmıştır. Ülkemizde üretilen suni gübre yeterli olmadığı için Fas, Tunus ve Cezayir gibi ülkelerden ithal edilir. Bu da çiftçilerimizin tarımsal faaliyetlerde tarımsal ürün üretimini olumsuz etkilemektedir.

Makine Kullanımı

Tarımda makineleşme birim alandan alınan verimi yükseltir ve üretimin artmasını sağlar. Ülkemizde tarımda makineleşme 1950′ lerden sonra sürekli gelişse de tam olarak istenilen seviyeye ulaşamamıştır.

Çünkü;

  • İş gücünün bazı bölgelerde daha ucuz olması,
  • Makine fiyatlarının çiftçinin alım gücünden daha yüksek olması,
  • Makine kullanımına elverişsiz alanların varlığı,
  • Miras yoluyla tarım arazilerinin paylaşılmış olması,
  • Yer şekillerinin engebeli olmasına bağlı tarım arazilerinin parçalı ve dağınık olması istenilen seviyeye ulaşmasını engellemiştir.

Türkiye’de yer şekillerinin engebeli olduğu Batı ve Doğu Karadeniz, Menteşe yöresi, Taşeli Platosu, Hakkari Yöresi, Biga Yarımadası, Kuzey Anadolu Dağları ve Toroslar tarımda makine kullanımına elverişsizdir. Bu yerlerde genellikle tarımda insan ve hayvan gücüne duyulan gereksinim fazladır. Bafra ve Çarşamba ovaları, Çukurova, Konya Ovası, Ege Bölgesi’ndeki graben ovaları, İç Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Marmara bölgelerindeki düz araziler tarımda makineleşmeye çok uygun alanlardır.

Tohum Islahı

Tarım ürünlerinden yüksek verim elde edebilmek için kaliteli tohum kullanmak gerekir. Ülkemizde tohum üretme çiftlikleri ve tohum ıslah istasyonlarının kurulmasıyla tarım ürünlerinde artış gözlenmiştir. Sulama ve gübreleme sorunu çözüldükten sonra verimi daha da arttırmak için kaliteli tohum kullanımı arttırılmalıdır.

Zirai Mücadele

Tarımsal üretimde zararlı böcek ve haşerelere karşı ilaçlama yönteminin kullanılması tarımsal verimi arttırır. Zirai mücadele yapılmadığı takdirde tarımsal üretimde % 30’lara varacak verim düşüklüğü yaşanır. Ülkemizde tarımsal ilaçlama meselesi ile ilgili zirai mücadele teşkilatları kurulmuştur. Böylece tarımsal faaliyetlerde ilaçlamada eskiye oranla artışlar olur.

Çiftçinin Eğitimi

Günümüz dünyasında çiftçi eğitimi tarımsal faaliyetlerde kaliteli tohum, modern aletler ve hassas ilaçların kullanımı için önem arz eder. Ülkemiz çiftçilerine gerekli eğitim verildiği takdirde tarımsal üretimde geçmişe göre artışlar olacaktır.

Pazarlama

Tarım işletmelerinde istenilen kazancı sağlamak için, bol ve kaliteli ürün yetiştirmek yeterli değildir. Ürünün pazarlanması çok önemlidir. Üreticilerimizin tarım ürünlerinin piyasasındaki çalkantılardan etkilenmemeleri için devlet tarafından destekleme alımları yapılır. Destekleme alımları devletin üreticiye önceden duyurduğu taban fiyattan ürünü alma garantisidir. Böylece üreticinin zarar görmesi önlenmiş olur.

İlaçlama

Tarımda verimi artırmak için kimyasal ilaçlardan da yararlanılır. Tarım zararlılarına karşı yapılan mücadele büyük kayıpları önler. Fakat kimyasal ilaçların bilinçsizce kullanılması tüketici nüfusu, toprağı ve suları olumsuz yönde etkiler.

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Türkiye'de Tarımı Etkileyen Faktörler 11. Sınıf Coğrafya Konu Anlatımı Özet