Türkiye Selçuklu Devleti, 11. yüzyılın sonlarından itibaren Anadolu’da kurulan ve 13. yüzyılın başlarına kadar varlığını sürdüren önemli bir Türk devletidir. 1071 Malazgirt Meydan Muharebesi’nde Bizans İmparatorluğu’na karşı kazandığı zafer, Türklerin Anadolu’ya yerleşmesinin kapılarını aralamıştır. Bu dönemde Anadolu, Türk kültürü ve İslam medeniyetinin etkisi altında şekillenmeye başlamıştır.
Selçuklular, Anadolu’nun fethinden sonra burada merkezi bir otorite oluşturarak, sosyal, ekonomik ve kültürel hayatı canlandırmışlardır. Devletin yönetim yapısı, mimari eserleri, bilim ve sanat alanındaki katkıları, Anadolu’da kalıcı izler bırakmıştır. Medreseler, camiler, kervansaraylar gibi önemli yapılar inşa edilerek, dönemin kültürel ve bilimsel faaliyetlerine zemin hazırlanmıştır.
Anadolu Selçuklu Devleti, aynı zamanda Türk-İslam kültürünün ve medeniyetinin gelişiminde önemli bir rol oynamış, ilerleyen dönemlerde Osmanlı İmparatorluğu’nun temelini oluşturan unsurları da bünyesinde barındırmıştır. Bu ders, Türkiye Selçuklu Devleti’nin kuruluşu, siyasi yapısı, kültürel gelişmeleri ve tarihsel önemi üzerine odaklanacaktır.
TÜRKİYE (ANADOLU) SELÇUKLU DEVLETİ’NİN KURULUŞ DÖNEMİ
Süleyman Şah Dönemi (1077-1086)
1. Alparslan Döneminde başlayan “fethedilen yer fetih edenindir.” anlayışı Alparslan’ın ölümü sonrasında Melikşah Döneminde de devam etmiştir.
2. Bu anlayış doğrultusunda hareket eden Büyük Selçuklu hanedan üyelerinden biri olan Süleyman Şah İznik merkezli olan (Büyük Selçuklu Devleti’ne bağlı) Anadolu Selçuklu Devletini kurmuştur. (1077)
3. Devletini kuran Süleyman Şah ilk dönemlerde Anadolu’ya yönelmek yerine iç isyanlar, taht kavgaları, dış baskılardan dolayı zayıf konumda olan Bizans üzerine gitmeyi tercih etmiştir.
4. Süleyman Şah; Bizans’a karşı yaptığı mücadele sonrasında İzmit, Güney Marmara kıyıları, Kadıköy, Üsküdar’ı alarak Boğazların kontrolünü denetim altına almış ve Boğazlardan geçen gemilerden gümrük vergisi almaya başlamıştır.
Uyarı: Anadolu Selçuklu Devleti, Bizans’ın içinde bulunduğu durumdan yararlanarak ekonomik getirisi olan bölgeyi ele geçirmiştir.
5. Süleyman Şah’ın yaptığı fetihler sonrasında zor durumda kalan Bizans Süleyman Şah’dan barış istemiş, yapılan antlaşmada Dragos Çayı sınır kabul edilerek Bizans’ın Selçuklu Devleti’ne vergi ödemesine karar verilmiştir.
Uyarı: Anadolu Selçuklu Devleti’ne vergi ödemeyi kabul eden Bizans, bu devletin siyasi üstünlüğünü de kabul etmiş oldu.
6. Bizans’la yaptığı antlaşmayla batı sınırını güvence altına alan Süleyman Şah; daha sonra güneye yönelerek Adana, Tarsus ve Hristiyanlarca önemli bir kent sayılan Antakya’yı egemenliği altına almıştır.
7. Çukurova topraklarını ele geçiren Süleyman Şah’ın Suriye Selçuklu Devletine ait olan Halep’i kuşatması üzerine iki devlet arasında savaş başlamıştır. Suriye Selçuklu Sultanı Tutuş ile yaptığı savaşı kaybeden Süleyman Şah, savaş alanında ölmüştür.
8. Süleyman Şah’ın cenazesi Suriye’deki Ceber Kalecisinde gömülüdür.
Uyarı: Türk devletleri arasında her zaman iyi ilişkiler görülmemiş, siyasi ve ekonomik menfaatleri doğrultusunda askeri mücadeleler yaşanmıştır.
9. Süleyman Şah’ın ölümü üzerine kendisine bağlı Türk devletleri arasındaki mücadelenin daha fazla sürmesini ve Türkiye Selçuklu Devleti’nin güçlenmesini istemeyen Büyük Selçuklu hükümdarı Melikşah, Süleyman Şah’ın oğulları Kılıç Arslan ve Kulan Arslan’ı beraberinde İsfahan’a götürmüştür.
Uyarı: Melikşah Süleyman Şah’ın oğullarını yanına alarak, Türkiye Selçuklu tahtını boş bırakmayı ve bu devleti kendi kontrolüne almayı amaçlamıştır.
10. Melikşah’ın bu faaliyeti sonrasında Anadolu Selçuklu Devletinin tahtı boş kalmış 1086-1092 yılları arasında Fetret Dönemi yaşanmıştır.
I. Kılıç Arslan Dönemi (1092-1107)
1. Melikşah’ın ölümü sonrasında serbest kalan I. Kılıç Arslan Anadolu’ya gelerek 1092 yılında devletin başına geçmiş böylece Fetret Devri’ne son vermiştir.
2. İçte düzeni sağladıktan sonra dış politikaya yönelen I. Kılıç Arslan ilk önce İzmir merkezli kurulan Çaka beyliğiyle Bizans’a karşı ittifak yaparak Bizans’ı sıkıştırmayı hedeflemiş ancak Bizans’ın kışkırtmalarıyla ittifak bozulmuş ve Çaka beyliğinin varlığına son vermiştir.
Uyarı: I. Kılıçarslan, Çaka Beyliği’ne son vererek Anadolu Türk siyasi birliğini sağlama faaliyetini başlatmıştır. Anadolu Selçuklu Devletine bağlanan ilk beylik Çaka Beyliği’dir.
Uyarı: Türk beylik ve devletleriyle mücadele edemeyen Bizans, Türkleri birbirine düşürerek, kendisi için tehlike olmaktan çıkarmıştır. (Denge siyaseti)
3. Bizans’la yaptığı anlaşma sonrasında batı sınırını güvence altına alan I. Kılıç Arslan doğu seferine çıkmış sefer sırasında Malatya’yı kuşatmışsa da I. Haçlı saldırısından dolayı kuşatmayı kaldırmak zorunda kalmıştır.
4. Doğu seferini yarıda kesen I. Kılıç Arslan İznik’e dönmüş, İstanbul da toplanan ve Bizans’tan aldıkları destekle Anadolu’ya geçen Haçlıların hem çok kalabalık hem de askeri yeteneklerinin olmasından dolayı Haçlılarla yaptığı Dorileon Savaşı’nda başarılı olamamıştır. Bu durum üzerine devletin yıkılışını önlemek için devletin merkezini İznik’ten Konya’ya taşımıştır.
Uyarı: Haçlı saldırılarından dolayı Anadolu Selçuklu Devleti’nin Kuruluş dönemi uzamıştır.
5. I. Haçlı Savaşı’nın bitmesinin ardından yarım bıraktığı Malatya kuşatmasını tamamlayan I. Kılıç Arslan ayrıca Bitlis merkezli kurulan Dilmaçoğulları ve Diyarbakır merkezli kurulan İnaloğulları beyliklerinin varlığına son vermiştir.
Uyarı: I. Kılıç Arslan’ın Dilmaçoğlu ve İnaloğullarının varlığına son vermesi Anadolu Türk siyasi birliğini kurmayı hedeflediğinin göstergesidir.
6. Diyarbakır ve Bitlis’i alması sonrasında doğudaki hakimiyetini güçlendiren I. Kılıç Arslan’ın, Büyük Selçuklu Devleti toprağı olan Musul’a saldırmasıyla iki devlet arasında mücadele başlamış Büyük Selçuklu ordusuna yenilen I. Kılıç Arslan’ın, ülkesine dönerken Habur Nehrinde boğulmasıyla Türkiye Selçuklu tahtı yine boş kalmıştır.
I. Mesut Dönemi (1116-1155)
1. I. Kılıç Arslan’ın ölümü sonrasında Anadolu Selçuklu Devletinde taht kavgaları başlamış ve devlet zayıflamıştır. Bu durumdan yararlanmak isteyen Bizans’ın saldırısıyla Türkler; kıyı bölgelerinden iç bölgelere çekilmek zorunda kalmıştır.
2. Anadolu Selçuklu Devleti’nde taht kavgalarının yaşandığı dönemde Danişmendli Emir Gazi’nin desteğini alan I. Mesut yapılan mücadeleyi kazanarak devletin başına geçmiş ve Danişmendliler’in desteğiyle devletin başına geçtiği için bu devlete bağlı kalmıştır.
Uyarı: Anadolu Selçuklu Devleti’nin Danişmendlilere bağlı kalması Anadolu’da siyasi üstünlüğün Danişmendlilere geçmesine neden olmuştur.
3. Danişmendlilerle yaptığı ittifak sonrasında Bizans’a yaptığı akınlarla gücünü tekrar toparlayan I. Mesut, Danişmendlilerde yaşanan taht kavgalarından yararlanarak daha sonraki süreçte bu beyliğin himayesinden kurtulmuştur.
4. Devletin gücünü tekrar toparlayan I. Mesut, önce Ankara, Çankırı, Kastamonu, Malatya ve Antep’i topraklarına katmış daha sonra II. Haçlı Seferi’ne karşı başarıyla karşı koyarak Haçlıların Anadolu’dan geçmesini önlemiştir.
Uyarı: Hristiyanların Anadolu’dan geçmelerinin önlenmesiyle Anadolu Selçuklu Devleti’nin İslam dünyasında önemi artmıştır. Ayrıca Anadolu’nun güvenli bir yurt olmasını sağlamıştır.
5. I. Mesut Anadolu Selçuklu Devletinde ilk kez imar ve bayındırlık faaliyetlerini başlatmış ayrıca Anadolu Selçuklu Devleti’nde ilk kez kendi adına para bastırmıştır.
Uyarı: I. Mesut’un kendi adına para bastırmasıyla Anadolu Selçuklu Devleti siyasi ve ekonomik anlamda tam bağımsız olmuştur.
TÜRKİYE SELÇUKLU DEVLETİ’NİN YÜKSELME DÖNEMİ
II. Kılıç Arslan Dönemi (1155-1192)
1. II. Kılıç Arslan devletin başına geçtiği ilk dönemlerde bir taraftan kardeşleriyle diğer yandan Musul Atabeyi, Çukurova Ermenileri ve Bizans ile mücadele etmek zorunda kalmıştır.
2. Bizans’la yaptığı antlaşma sonrasında batı sınırını güvence altına alarak,
- Kardeşi Şahin Şah’tan – Ankara ve Çankırı’yı
- Danişmendlilerden – Elbistan ve Kayseri’yi
- Musul Atabeyliğinden – Sivas ve Tokat’ı almıştır.
Uyarı: II. Kılıç Arslan Anadoludan toprak kazanarak Anadolu Türk siyasi birliğini sağlamayı amaçlamış devletin egemenlik alanını genişletmiştir.
- II. Kılıç Arslan’ın Anadolu’daki hakimiyetini artırması sonrasında Bizans’ın Anadolu Selçuklu Devleti’ne karşı politikası değişmiştir.
MİRYOKEFALON SAVAŞI (1176)
Savaşın Nedenleri
- Anadolu Selçuklu Devleti’nin egemenlik alanını genişleterek Anadolu’da daha da güçlenmesi ve bu durumun Bizans’ı telaşlandırması
- Bizans’ın Türkmen akınlarını durdurmak istemesi
- Bizans’ın Türkleri Anadolu’dan atmayı amaçlaması
Savaşın Gelişimi
- Bizans; Frank, Macar, Sırp kuvvetlerinden olu şan büyük bir orduyla Anadolu Selçuklu Devleti üzerine yönelmiştir.
- İki ordu Denizli’nin Miryokefalon vadisinde karşı karşıya gelmiş yapılan mücadeleyi Selçuklu kuvvetleri kazanmıştır.
Savaşın Sonuçları
- Bizans, Türkleri Anadolu’dan atamayacağını anlamıştır.
- Bizans savunmaya geçerken Türkler taarruza geçmiştir.
- Anadolu’daki Türk egemenliği kabul edilmiştir. Böylece Anadolu’da Türk hakimiyeti kesinleşmiştir.
- Haçlı Seferleriyle Bizans’a geçen üstünlük yeniden Türklere geçmiştir.
Ayrıca bu dönemde
- Anadolu Türk siyasi birliğini kurmak amacıyla Danişmendlilere son verilmiştir.
- Selçuklu Dönemine ait ilk kervansaray olan Alay Han kurulmuştur.
- Anadolu Selçuklu Devletinde ilk altın para bastırılmıştır.
- II. Kılıç Arslan ölmeden önce ülkeyi 11 oğlu arasında paylaştırmıştır. Bu durum taht kavgalarının başlamasına bu yüzden de devletin zayıflamasına neden olmuş ve yaşanan taht kavgalarından dolayı III. Haçlı saldırılarına gereken önem verilememiştir.
- 1192 yılında II. Kılıç Arslan’ın ölümüyle bu dönem bitmiştir.
II. Rükneddin Süleyman Şah Dönemi (1196-1204)
- Rükneddin Süleyman Şah İç otoritesini güçlendirdikten sonra Bizans’ı vergiye bağlayarak bu devlete siyasi üstünlüğünü kabul ettirmiştir.
- Çukurova Ermenilerini itaat altına almıştır.
- Mengüceklileri ve Artukluları itaat altına almış Anadolu Türk siyasi birliğini sağlamak amacıyla Erzurum merkezli kurulan Saltuklular Beyliği’ne son vermiştir.
I. Gıyaseddin Keyhüsrev Dönemi (1192-1196 / 1205-1211)
- II. Kılıç Arslan’ın ölümü üzerine devletin başına geçen I. Gıyaseddin Keyhüsrev’in hükümdarlığını kardeşleri kabul etmediği için tahtan indirilmiştir.
- Devletin başına II. Rükneddin Süleyman Şah geçmiş onun ölümü sonrasında ise I. Gıyaseddin Keyhüsrev tahta tekrar çıkmıştır.
- Bu dönemde yapılan fetihlerde ekonomik ve ticari çıkarlar ön planda tutulmuştur.
Bu dönemde I. Gıyaseddin Keyhüsrev;
- Karadeniz ticaretini engelleyen Trabzon Rum İmparatorluğu üzerine sefer düzenleyerek Karadeniz ticaret yolunun güvenliğini sağlamıştır.
- Karadeniz’de Samsun limanını Akdeniz de Antalya limanını almıştır. Böylece ülkeyi bir kara devleti olmaktan çıkararak bir deniz devleti haline getirmiştir.
Uyarı: Anadolu Selçuklu Devleti tarihin ilk denizci Türk devletidir.
- Limanların güvenliğini sağlamak ve ticari faaliyetlerin güven içerisinde yürütülmesini temin etmek amacıyla donanma oluşturmuştur.
- Venediklilerle ilk defa ticaret antlaşmasını yaparak uluslararası ticareti geliştirmiştir.
Önemli Not: Anadolu Selçuklu Devleti Yükselme Dönemi hükümdarının özellikle deniz ve kara ticaretinin önemli noktalarını ele geçirmeleri ve uluslararası antlaşmalar yapmalarının nedenleri,
- Haçlı seferleri sonrası Anadolu’da ticari hayatın durması
- III. Haçlı seferiyle birlikte özellikle denizlerde ticaretin gerilemesi ve Anadolu Selçuklu Devleti’nde bu ticaretten faydalanmak istemesidir.
- Eyyübilerin Anadolu’ya yaptıkları saldırıları önlemiştir.
- İznik Rum imparatorluğu’nun ödemesi gereken vergiyi kesmesi üzerine sefere çıkan I. Gıyaseddin Keyhüsrev; İznik Rum İmparatorluğu’yla yaptığı Alaşehir Savaşı’nda şehit olmuştur.
I. İzzeddin Keykavus Dönemi (1211-1220)
- I. Gıyaseddin Keyhüsrev’in oğlu olan İzzeddin Keykavus babasının takip ettiği ticaret politikasını devam ettirmiştir.
- Sinop’u fethederek bu limanı ithalat ve ihracat limanı haline dönüştürmüştür. Buraya birçok tüccar yerleştirmiştir. Ayrıca burada ilk Türk tersanesini kurmuştur.
- Kıbrıs Krallığı ve Venedik ile ticaret antlaşmaları imzalamıştır.
- Karadeniz ticaret yolunun güvenliğini sağlayarak Trabzon Rum imparatorluğu’nu vergiye bağlamıştır.
- Eyyübiler üzerine sefere çıktığı sırada ölmüştür.
I. Alaeddin Keykubat Dönemi (1220-1237)
- Anadolu Selçuklu Devleti en parlak zamanını Alaaddin Keykubad Dönemi’nde yaşamıştır.
Bu dönemde Alaeddin Keykubad;
1. Rumlardan askeri ve ticari öneme sahip olan Alanya’yı almış Alanya’da tersane kurarak donanmayı güçlendirmiştir. (Kandelor)
2. Kurulan güçlü donanmayla sefere çıkarak Kırım’ın Suğdak limanı fethetmiştir.
Uyarı: Kırım deniz aşırı yapılan ilk seferdir.
3. Alaeddin Keykubat, yaptığı ticari antlaşmalar ve ülkenin her tarafına yaptırdığı kervansaraylarla Anadolu’yu uluslararası ticaret merkezi haline getirmiştir.
Uyarı: Alaeddin Keykubat bu faaliyetleriyle devletin ekonomik yapısını güçlendirmiştir.
4. Anadolu Türk siyasi birliğini sağlamak isteyen Alaeddin Keykubat Erzincan merkezli kurulan Mengücekliler beyliğine ve Artuklular beyliğinin Harput koluna son vermiştir.
5. Bu dönemde temel sorun doğudaki Moğol tehlikesidir.
Moğol tehlikesine karşı alınan önlemler
- Eyyübilerle ittifak yapılmıştır.
- Konya, Kayseri, Sivas gibi büyük şehirlerin surlarını tamir edilerek savunma önlemleri alınmıştır.
- Moğollarla dosthane ilişkiler kurmaya çalışılarak elçi gönderilmiştir.
- Moğollarla mücadele eden Harzemşahlar desteklenmiştir.
YASSI ÇİMEN SAVAŞI (1230)
Savaşın Nedeni
Harzemşahların Anadolu Selçuklu Devleti’nin toprağı olan bilim, sanat, kültür merkezi Ahlat’ı işgal etmesi
Savaşın Gelişimi
İki devlet arasında Erzincan yakınlarında Yassı Çimen Ovası’nda yapılan mücadeleyi Selçuklu Devleti kazanmıştır.
Savaşın Sonuçları
- Harzemşahlardan intikam alınmıştır.
- Harzemşahlar yıkılma sürecine girmiştir. (Devletin varlığına Moğollar son vermiştir.)
- Harzemşahların yıkılmasıyla Moğollarla Selçuklular arasındaki tampon bölge kalkmış, Selçuklular Moğol saldırılarına açık hale gelmiştir.
TÜRKİYE SELÇUKLU DEVLETİ’NİN DAĞILMA DÖNEMİ
II. Gıyaseddin Keyhüsrev Dönemi (1237 – 1246)
1. Babasının ölümü sonrasında devletin başına ge çen II. Gıyaseddin Keyhüsrev devleti iyi yönetememiştir.
2. Veziri Saadettin Köpek’in etkisinde kalan Keyhüsrev, Saadettin Köpek’in kendisine rakip olarak gördüğü komutan ve devlet görevlilerini öldürtmüştür.
3. Devleti çıkarlarına göre yönetmeye çalışan Saadettin Köpek devletin zayıflamasına neden olmuştur.
Baba İshak (Babailer) İsyanı (1240)
- Moğol baskısından kaçan Türkmenler Anadolu’da nüfus yoğunluğunun artmasına ve ekonomik durumun bozulmasına neden olmuştur.
- Gerek nüfus yoğunluğunun sıkıntısı, gerek adaletsiz yönetim, gerekse devlet otoritesinin sarsılması üzerine Türkmenler; Baba İshak önderliğinde Babailer isyanını çıkarmışlardır.
- İsyan kısa sürede Tokat ve Amasya’ya kadar yayılmış devletin eski gücünde olmamasından dolayı isyan uzamıştır.
Kösedağ Savaşı (1243)
Savaşın Nedeni
- Moğolların Anadolu’ya hakim olmak istemesi
Savaşın Gelişimi
- İran ve Kafkasya’nın büyük bölümüne hakim olan Moğollar, Anadolu’nun durumunu yakından takip etmiştir.
- Babailer isyanını bastırmada devletin zorlanması üzerine Anadolu Selçuklu Devleti’nin eski gücünde olmadığını anlamışlardır.
- Bu durumdan yararlanmak isteyen Baycu Noyan Anadolu’ya yönelerek Kösedağ Savaşı’yla Anadolu Selçuklu Devleti’ni yenilgiye uğratmıştır.
Uyarı: Anadolu Selçuklu Devleti’nin iç politikasında yaşanan bu olumsuz gelişmeler devletin dış politikada da olumsuz durumlarla karşılaşmasına neden olmuştur.
Savaşın Sonuçları
1. Anadolu Selçuklu Devleti’nin otoritesi zayıflamıştır. Böylece devlet yıkılış sürecine girmiştir.
2. Anadolu Selçuklu Devleti Moğollara bağlı hale gelmiştir.
Anadolu Selçuklu Devleti’nin Moğollara bağlı olduğunun göstergeleri;
- Selçuklu hakanlarını Moğolların ataması
- Selçuklu paralarının Moğol hükümdarı adına bastırılması
- Selçukluların Moğollara vergi ödemeye başlaması sayılabilir.
3. Savaş ortamından dolayı ticari faaliyetler aksamış böylece Anadolu’da ekonomik kayıplar yaşanmıştır.
4. Anadolu’da önemli bilim, sanat merkezleri zarar görmüş; kültürel faaliyetler durmuştur.
5. Moğol istilasından kaçan Türkmenler Anadolu’ya gelerek Anadolu’da Türk nüfusunun artmasını sağlamışlardır. Böylece Anadolu’nun Türkleşme süreci hızlanmıştır.
6. Selçuklu Devleti’ne bağlı devlet ve beylikler bağımsızlıklarını kazanmışlardır.
7. Beyliklerin tekrar bağımsızlığına kavuşmasıyla Anadolu Türk siyasi birliği parçalanmış ve II. beylikler dönemi başlamıştır.
Ellerinize sağlık. Çok iyi anlatmışsınız. Çok beğendim. İlk başta uzun göründü ama bir çırpıda okuyuverdim. Çünkü çok akıcıydı.