Türkiye ile Yunanistan Arasındaki Sorunlar Tyt-Ayt Tarih
Türkiye ile Yunanistan Arasındaki Diğer Sorunlar
Ege Adaları Sorunları
1923’te imzalanan Lozan Antlaşması’nda Gökçeada ve Bozcaada dışındaki Ege kıyısındaki Türkiye’ye yakın adalar dahi “silahsızlandırılması” şartıyla Yunanistan’a bırakılmıştır.
1947’de Paris Antlaşması’yla Meis ve On İki Adayı da ele geçiren Yunanistan, Ege Adalarını silahlandırmış ve NATO tatbikatlarını adalarda yaptırmak için uğraşan Yunanistan adaları silahlandırma girişimine meşruiyet kazandırmak istemiştir.
Kara Suları Sorunları
Lozan Antlaşması’nda tarafların 3 mil olarak kabul ettikleri karasuları ile ilgili durum 1936’da Yunanistan’ın, 1964’te Türkiye’nin 6 mile çıkarması ile ilişkiler gerginleşmiştir.
Yunanistan’ın, karasularını 12 mile çıkarma girişimi ve çabası Türkiye tarafından “savaş sebebi” olarak ilan edilmiştir. Karasuları 6 mil ise; Ege Denizi’nin % 49’u uluslararası sular, % 43,6’sı Yunan karasuları, % 7,4’ü Türk karasuları biçimindedir. Karasuları 12 mil’e çıkarsa; Ege Denizi’nin uluslararası suları % 27,3, Yunan karasuları % 64, Türk karasuları ise % 8,5 biçiminde değişecektir.
Ege Hava Sahası (FIR Hattı) Sorunu
1974 Kıbrıs Barış Harekatı’na kadar sorun olmayan Ege Hava Sahası Sorunu, Kıbrıs Barış Harekâtı’nda Türkiye’nin güvenliğini tehdit eder bir durum olarak görülmüştür.
Türkiye 6Ağustos 1974’te yayınladığı, NOTAM (Notice to Airmen Havacılara İhter Bildirimi)’a “Yeni bir FIR Hattı” oluşturmuştur. Bu hatta göre; Türkiye yönünde uçuş yapan her uçak Türk kıyılarına 50 mil kala durumunu ve uçuş planını Türk taraflara bildirecektir.
Yunanistan ise tüm Ege Denizi için “tehlikeli bölge” ilanında bulmuş ve FIR hizmetlerini durdurarak Ege semalarını uluslararası hava trafiğine dolayısıyla da Türk sivil ve askeri uçaklarına kapatmıştır.
1977’de ancak “tarafların Ege Denizi ile ilgili kararları yürürlükten kaldırmaları“ ile Ege Hava Sahası trafiğe açılabilmiştir.
Batı Trakya Türk Azınlık Sorunu
Türkiye ile Yunanistan arasında balkan savaşlarından günümüze kadar gelen konulardan biri de Batı Trakya Türklerinin durumu sorunudur. Lozan BarışAntlaşması ile Yunanistan sınırları içerisinde kalan Batı Trakya Türkleri’nin “Azınlık statüsü” ile hakları güvence altına alınmasına rağmen Yunanistan, Türk azınlığın haklarını gözetmemiştir.
Yunanistan’ın Batı Trakya Türklerine uyguladığı baskılar genel olarak şu şekilde sıralanabilir
I. Batı Trakya’daki Türk kimliği inkâr edilerek bölgedeki Türkler, Yunan resmî makamlarınca “Müslüman azınlık’ olarak kabul edilmektedir.
II. Lozan Barış Antlaşması’na göre Türklere tanınan vakıf ve kurum kurma hakkı önlenmiştir
III. Batı Trakya’daki Türk okullarında eğitim, özellikle Yunan öğretmenlere verdirilmektedir.
IV. 1977’de çıkarılan iki yasayla; Lozan Barış Antlaşması, 1951 Türk-Yunan Antlaşması ve 1968 Türk-Yunan Kültür Protokolü ihlal edilerek Batı Trakya Türklerinin Türkçe eğitim hakları ellerinden alınmıştır.