Yeni Çağ rasyonalizmini savunan düşünürlerden biri de Spinoza’dır. Matematiği, özellikle geometriyi bütün bilimlerin ideali, modeli olarak kabul eder. Matematiğin zorunlu, kesin ve mükemmel bir bilgi olmasının nedeni, onun açık ve seçik olan metodunda bulunur. Bu metod, başka alanlara da uygulandığında, aynı şekilde zorunlu ve kesin bir bilgi elde edilecektir. Spinoza’ya göre, zihnimizde dört ayrı tasavvur bulunur:
1- Duyarak, işiterek elde ettiğimiz bilgiler. Örneğin, doğduğumuz tarihi, yılı bu yolla biliriz.
2- Dağınık birtakım deneylerden elde ettiğimiz bilgiler. Örneğin, insanın akıllı bir varlık olduğunu, suyun ateşi söndürdüğünü bilmemiz bu türden bilgilerdir.
3- Karşılaştırmalar yaparak elde ettiğimiz bilgiler. Örneğin, televizyonda gördüğümüz spikerin boyunun bize göründüğünden daha uzun olduğunu düşünmemiz gibi.
4- Bir şeyin bilgisini, o şeyin özünden çıkararak elde ettiğimiz bilgiler. Örneğin, matematiksel hakikatler, doğruluklar bu bilgi türü içine girer.
Spinoza’ya göre, ilk üç tasavvur türü, hayal gücümüzden doğar ve bundan dolayı karmaşıktır, mükemmellikten yoksundur. Dördüncü tasavvur türü ise mükemmel olan, hakiki ve kesin bir bilgiyi bize sağlar. Çünkü bu bilginin kaynağı, akıl ya da zihindir.