Romantizm (Coşumculuk) Akımı Nedir? Temsilcileri ve Özellikleri 11. Sınıf Edebiyat


Kategoriler: 11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı, Türk Dili ve Edebiyatı
Cepokul

Romantizm (Coşumculuk)

18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren görülmeye başlandı, 19. yüzyılın ilk yarısında yaygınlaştı. Romantizm, önce
İngiltere ve Almanya’da görülmüş, daha sonra 19. yüzyılın ilk yarısında Fransa’da etkili olmuştur.

Romantizm’in kurallarını Victor Hugo, Cromwell adlı eserinin ön sözünde belirlemiştir.

1830 yılında V. Hugo’nun Hernani oyununun oynanmasından sonra romantiklerle klasikler arasında “Hernani Savaşı” adı verilen bir tartışmaya sebep olmuştur. Tartışma, romantiklerin klasisizmin karşısında kesin zaferiyle sonuçlanmıştır.

Romantizmin ortaya çıkmasında; A. A. Cooper’in kurucusu olduğu Duygu Okulu, 1789 Fransız İhtilali sonrasında
Fransa’daki karışık ortam, klasisizmin yaklaşık iki yüzyıl boyunca sanatçıyı boğan sıkı kuralları etkili olmuştur.

Özellikleri

  • Klasisizme tepki olarak ortaya çıkmış, onun bütün kural ve biçimlerini yıkmıştır.
  • Victor Hugo, romantizmi, “edebiyattaki Fransız İhtilali” olarak tanımlamıştır. Romantizmde “hürriyet” yani özgürlük en önemli niteliktir. Romantikler hürriyet konusunda 0 kadar ileri gitmişlerdir ki edebî türlerin ayrımını bile reddetmişlerdir.
  • Romantiklerin yer yer toplumcu olduğu söylenebilir ancak bu toplumun sorunlarını ve olumsuzluklarını yansıtmaya dayalıdır. Romantikler, büyük oranda bireycidir.
  • Bireysel duygular ve lirizm yansıtılmıştır. Duyguya önem verdikleri için “lirik şiir”i tahta oturtmuşlardır.
  • Klasisizmdeki akıl ve sağduyunun yerini duygu ve hayaller almıştır.
  • Melankoli, hüzün, kötümserlik ve marazîlik (hastalıklı duygular) romantizmde önemli yer tutar.
  • Romantizmde, doğaya (tabiata) önem verilmiştir.
  • Romantikler, milli bir anlayışı benimsemişler, millî geçmişlerine (Orta Çağ) yönelmişlerdir.
  • Romantikler, Hristiyanlığa ilgi duymuşlardır ancak bu din doğmatik Hristiyanlık değil, insanın duygu dünyasına seslenen ve duygularla kavranan hissî bir Hristiyanlıktır.
  • Tasvirlere geniş yer verilmiş, tasvirler ruh halinin ve konunun daha iyi anlatılmasını sağlamıştır.
  • Günlük hayatta herkesin konuştuğu dilden uzak yapay, süslü bir dil ve üsluba tepki göstermişlerdir.
  • Romantizmde olaylar ve hayat bir karşıtlık (zıtlık) içinde yansıtılır. Eserlerde hayal-gerçek, beden-ruh, hayat-ölüm, iyi-kötü, ak-kara çatışması vardır.
  • Tiyatroda komedi ve trajedinin sıkı kurallarına karşı “dram” türü ortaya çıkarılmıştır. Dramda hayatta olan her şey yani iyi ve kötü bir arada kullanılmıştır.
  • “Fransız İhtilali” dökülen kanlar romantikleri etkilemiştir. Melankoliye neden olmuştur. Bu dönemde “verem olma, intihar etme” moda hâlini almıştır. “Acındırma” vardır.
  • Eserlerde, rastlantılara ve olağanüstülüklere çokça yer verilmiştir.
  • Sanatçılar, eserlerinde kişiliğini gizlememiştir.
  • Romantikler akla karşı duyguyu, seçkin sınıfa karşı halkı, süslülüğe karşı doğallığı, kurallara karşı kuralsızlığı benimsemişlerdir.

Temsilcileri;

Batı Edebiyatında: Fransa’da Chateau-briand, M. De Stael, Alexandre Dumas, George Sand, Alfred De Vigny, Alfred de Musset, Lamartine, V. Hugo, Rousseau, Voltaire; İngiltere’de Lord Byron, Shelley, Keats, Wordsmith; Almanya’da Goethe, Schiller; ABD’de Edgar Allen Poe; Rusya’da Puşkin, Lermantov.. .

Romantizmden etkilenen Türk sanatçıları: Namık Kemal, Ahmet Mithat Efendi, Abdülhak Hamit Tarhan, Şemsettin Sami, Ekrem (şiirlerinde)


Liselere Giriş Sınavı (LGS)
15 Haziran 2025 Pazar

Temel Yeterlilik Sınavı (TYT)
14 Haziran 2025 Cumartesi

Alan Yeterlilik Sınavı (AYT)
15 Haziran 2025 Pazar