Reza Zarrab kimdir?
Azeri asıllı bir ailenin çocuğu olarak 1983 yılında İran’ın Tebriz kentinde dünyaya gelmiştir. Eitimini Azerbaycan Bakü’de alan Reza Zarrab erken yaşlarda ticarete atılmıştır. Bir süre ailesi ile birlikte bir süre Dubai’de yaşamıştır. Kuyumculuk, deniz ve petrol ticareti işleri uğraşmaktadır. 23 yaşında Türkiye’ye yerleşerek mücevher işletmeciliğine başlamıştır. 2008 yılında kurduğu Royal Denizcilik A.Ş’yi kısa sürede büyüten Zarrab şirketi zamanla uluslararası aştın ticareti yapan büyük bir şirket haline dönüştürdü. 2010 yılında Ebru Gündeş ile yaptığı evlilikle Türkiye gündeminde daha çok yer almaya başlamıştır. 17-25 aralık operasyonlarının da kilit isimlerinden birisiydi. İran’a yönelik uygulanan yaptırımlar nedeniyle Türkiye ile İran arasında gizlice yapılan altın ticaretinin başındaki isim olduğu yönünde iddialar bulunmaktadır.
Reza Zarrab neden tutuklandı?
Zengin İran asıllı iş adamı Rıza Sarraf İran’a yönelik ambargoyu delmek, ABD’yi dolandırmak, bankacılık sahtekarlığı ve kara para aklama suçlamalarından FBI tarafından uçaktan iner inmez Miami’de 19 Mart Cumartesi günü yakalandı. Zarrab, 21 Mart Pazartesi günü Miami’de iki İranlıyla birlikte mahkeme tarafından tutuklandı.
Avukatı Şeyda Yıldırım, “ABD’ye cumartesi günü gitti. Eşi ve kızı ile tatile gitmişlerdi” dedi. Eşinin tutuklanmasıyla şok yaşayan Ebru Gündeş Anaokuluna giden kızının olaylardan daha fazla etkilenmemesi için İstanbul’a dönüş yaptı. Davayı Türkiye ‘den takip edecek. Av. Yıldırım, suçlamalara dair ise şunları söyledi“Onların hepsi ticari izah edilebilir konular. Hepsi resmi ve banka üzerinden yapılan kayıtlı işlemler. ABD’nin koyduğu ambargo ile ilgili. Kendi koydukları ve kendi kaldırdıkları ambargoyu sorguluyorlar.2011 ve 2015 arası gibi bir tarih aralığı görünüyor elimize geçen evraklarda. Bu tarihler arasındaki dönemde ambargoyla ilgili birtakım iddialar. Bu ticareti büyük Amerikan şirketleri zaten yapıyor” şeklinde konuştu.
Av. Yıldırım ABD de yürütülen soruşturmadan ne kendisinin ne de Reza beyin haberinin olmadığını da belirtti. Soruşturmanın New York’ta yürütüleceğini belirterek, müvekkilinin hakim karşısına çıktığını, 4 Nisan’a kadar mahkemeden süre aldıklarını söyledi. Müvekkilinin henüz ceza evine konulmadığını, kefalet tartışmasının sürdüğünü, federal bir gözetim merkezinde bulunduğun, durumunun teknik olarak tam bir tutukluluk halinin olmadığını ifade etti. Anlaşılan o ki 17 ve 25 Aralık’tan farklı bir soruşturma değil. O zaman kapanan dosyalar tekrar açılacak gibi.