Osmanlı Devletinde Matbaa 7.Sınıf Sosyal Bilgiler
Osmanlı Devleti’nde ilk matbaa II. Bayezid döneminde kuruldu. İlk Osmanlı matbaası Osmanlı vatandaşı olan Musevi asıllı David ve Samuel Nahmes kardeşler tarafından 1494‘te kuruldu. Bu matbaada basılan kitap ise Musa’nın Beş Kitabı‘dır.
İstanbul’da daha sonra bir Ermeni ve Rum matbaası kuruldu. Azınlıklar tarafından kurulan bu matbaada Türkçe ve Arapça eserlerin basılması yasaklandı.
Bu durumun ortaya çıkmasında etkili olan nedenler:
1. Kitap yazımı ile uğraşan hattatların sayılarının fazla olması ve bu kişilerin geçim kaygısı taşıması,
2. Osmanlı toplumunda okuma ve yazma bilen nüfusun oldukça az olması ve kitap ihtiyacının sınırlı olmasıdır.
Osmanlı Devleti’nde ilk Türk matbaasının kurulması için ilk çalışmalar, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından başlatıldı.
Damat İbrahim Paşa, Yirmisekiz Mehmet Çelebi’yi ve oğlunu Fransa’daki gelişmeleri takip etmek için Paris’e gönderdi. Mehmet Çelebi’nin oğlu Sait Efendi de Türk matbaasının kurulması ile ilgili çalışmalar yaptı. Osmanlı Devleti’nde ilk Türk matbaasının kurulma izni, 1726’da Macar asıllı Müslüman Osmanlı yurttaşı İbrahim Müteferrika ve Sait Efendi‘ye verildi.
Bu izin, hattatların ve bu işten çıkarı olanların tepkisine neden olduysa da padişah III. Ahmet ve Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa. İbrahim Müteferrika’yı destekledi.
Böylece Müslüman Osmanlı yurttaşlarının sahip olduğu ilk matbaa 1727‘de basım işlerine başladı. 1728’de ilk Türk matbaasında Vankulu Lugatı adlı eserin basımı tamamlandı. Matbaada dinî eserlerin basımı yasak olduğu için askerlik, coğrafya. matematik ve tarih kitaplarının basımına öncelik verildi.
Osmanlı Devleti’nin matbaada dinî kitap bastırmamasının nedeni, mesleği kitap yazmak olan hattatları mağdur etmek istememesidir. Osmanlıda matbaanın kurulması ile birlikte kitap basımı hızlanmış ve kitaplar ucuzlamıştır. Bu durum bilimsel gelişmelerde ve toplumun kültürel gelişiminde önemli katkılar sağlamıştır.
Matbaanın ardından 1877’de Thomas Edison (Tamıs Edisin) fonografı icat etti. Gramofonun öncüsü olan bu icat sesleri kaydederek daha sonra dinleyebilmeyi sağladı. Günümüzde ses kayıt cihazları ve cep telefonları gibi daha küçük aletler kullanarak ses kayıtları yapılmakta ve dinlenebilmektedir.
1894’te Guglielmo Marcani (Gülyemo Markoni) radyonun geliştirilmesine öncülük etti. 1921’de radyo istasyonları kurularak radyo programları yapıldı. İnsanlar radyo aracılığıyla ulusal ve uluslararası düzeyde meydana gelen gelişmeleri öğrenme imkânı buldu.
1925’te John Logie Baird (Con Logi Biurt) televizyonu icat etti. Farklı bilim insanlarının katkısıyla geliştirilen televizyon günümüzde renkli yayınlar yapmaktadır.
1925’te Edouvard Belin (Eduart Belin) faks makinesini icat etti. Faks makinesi ile telefon hatları aracılığıyla belgeleri göndermek mümkün oldu. Ancak teknolojinin gelişimiyle genel ağ yaygınlaştı ve faks makinesinin yerine elektronik postalar kullanılmaya başlandı.
1938’de Cherter Carlson (Çestır Karlsın) fotokopi makinesini icat etti. Fotokopi makinesinin hızlı basım yapılmaya ve renkli kopya alınmaya başlandı.
1945’te ABD’de ENİAC (Eniyek) adıyla ilk bilgisayar üretildi. İlk bilgisayar oda büyüklüğündeydi. Farklı bilim insanlarının katkısı ve teknolojinin gelişimi ile boyutları küçüldü. Daha hızlı ve seri işlem yapabilir duruma geldi. Günümüzde ise kitaplardaki bütün bilgileri depolayacak ve genel ağ aracılığıyla aktarabilecek duruma geldi.
1965’te James Russell (Ceyms Rassıl) kompak diski (CD) icat etti. CD’nin icadıyla ses, görüntü ve bilgisayar kaydedebilmeyi ve kopyalamaya başlandı. 1945’te CD’lere göre daha fazla bilgi depolayabilen DVD’ler icat edildi. 2000’li yıllarda Flahs (filas)’ın icadı ile CD ve DVD’lerin kullanımı
azaldı. Çünkü flash bellekler sayesinde bilgilerin taşınması kolaylaştı.
1969’da ABD‘deki mühendisler uzak bilgisayar ve telefonlar arasında bağlantı kurmayı başardılar. Bilgisayarlar ve telefon arasında mesaj alışverişini sağladılar.
ARPANET adı verilen genel ağ Tim Bernes Lee (Tim Bornis Li) tarafından 1989’da Dünya Çapında Ağ’ı (www) icat etti. Genel ağ, bilginin korunması yaygınlaştırılması ve aktarılmasını sağladı. Günümüzde ise bulut teknolojisi adı verilen sistemle dosyalar genel ağa bağlı bir cihazla aktarılabilmektedir.