Osmanlı Devlet İdaresi 10. Sınıf Tarih
Osmanlı Devlet İdaresi
Osmanlı Devlet İdaresini Oluşturan Unsurlar (Askeri Sınıf)
Osmanlı devlet idaresi seyfiye, ilmiye ve kalemiye şeklinde birbirini tamamlayan üç bölümden oluşmuştur. Yönetenler olarak da adlandırılan bu sınıflarda görev yapmak için Müslüman olma zorunluluğu aranmıştır. Vergiden muaf olan askeri sınıfın temel görevi halkın huzur ve refahını sağlamaktır.
Seyfiye:
Yönetim ve askerlikle ilgili işleri yürüten sınıftır. Yürütme gücünü elinde bulunduran bu sınıfın en önemli görevi padişah örfünü uygulamak ve reayanın huzur içinde yaşamasını sağlamaktır.
Temsilcileri: Vezir-i âzam, vezirler, kaptanıderya, yeniçeri ağası, beylerbeyi, tımarlı sipahi, sancakbeyi ve subaşı
İlmiye:
Din, eğitim ve hukukla ilgili işleri yürüten sınıftır. Seyfiye ve kalemiyenin aksine medrese mezunlarından oluşmuştur.
Temsilcileri: Şeyhülislam, kazasker, kadı, müderris, vaiz, imam
Kalemiye:
Sivil bürokrasi, mali işler ve diplomasi faaliyetlerini yürüten sınıftır.
Temsilcileri: Nişancı, defterdar, reisülküttap, divan kâtipleri
Osmanlı’da İlim ve İlmiye Sınıfı
Osmanlılarda ilmiye sınıfı eğitim – öğretimin sürdürülmesi, idari ve adli hizmetlerin görülmesi ile sosyal, idari ve askeri konularda dini görüşün açıklanması görevlerini üstlenmiştir. Bu görevleri sırasıyla müderris, kadı ve müftü gibi kişiler gerçekleştirmiştir.
Kadı:
Padişah adına adaleti tesis eden kadılar adli görevlerinin yanında idari, belediye, askeri, mali ve noterlik alanlarında da görev ve yetkileri bulunmaktadır. Kanunları ve nizamları uygulayan kadıya, bir yöneticinin emir verme yetkisi yoktur. Böylece kadıların vereceği kararlarda hür iradelerini kullanmaları sağlanarak hukukun bağımsızlığı korunmuştur. Osmanlı Devleti’nde kadıların tarafsızlığını korumalarını ve nüfuz sahibi olmalarını engellemek için görev yerleri belli aralıklarla değiştirilmiştir.
Şeyhülislam:
Kanuni Dönemi’nde müftülerin kadılar gibi teşkilatlandırılmasıyla şeyhülislamlık makamı ortaya çıkmıştır. İlmiye sınıfının başı olan Şeyhülislamlar fetva makamı olarak bilinir. Savaş, barış ve ıslahatların yapılması gibi konularda fetva veren Şeyhülislam’ın devlet işlerine müdahale etme hakkı olmayıp sadece devlet işlerinin dine uygunluğu konusunda görüşü alınmıştır. Şeyhülislamlar ayrıca çeşitli konularla ilgili halktan gelen soruları da İslamiyet’e uygunluğunu değerlendirerek cevaplandırmıştır.
Hukuk Sistemi
Osmanlı Devleti’nde ilk dönemlerde yazılı hukuk sistemi yoktur. Türkiye Selçuklu Devleti’ndeki hukuk sistemi örnek alınmıştır. Hukuk sisteminin temelini şeri ve örfi hukuk kuralları oluşturmuştur. Fethedilen yerlerdeki önceki uygulamalarda (cemaat hukuk) Osmanlı hukuk sisteminin oluşmasında etkili olmuştur. Yerel özelliklere göre hukuk sistemi esnetilmiştir.
Şeri hukuk:
İslam hukukudur. Özü Kur’an-ı Kerim, hadis, icma ve kıyasa dayanmıştır. Osmanlı Devleti’nde şeri hukuk sadece Müslüman halka uygulanmıştır. Aile, borç, boşanma, miras, ticaret ve şahsi konulara bakmıştır.
Örfi hukuk:
Şeri hukuka aykırı olmamak kaydıyla padişah tasarrufları, Türk gelenek ve göreneklerinden oluşan hukuk kurallarıdır. Örfi hukuk daha çok siyasi, askeri, sosyal (reayanın görev ve sorumlulukları), ekonomi (tımar dağıtım, vergiler) ve ceza konularını kapsamıştır.
Osmanlı Eğitim Kurumları
Sıbyan Mektepleri:
Eğitim – öğretimin ilk basamağını oluşturan Sıbyan Mektepleri günümüzdeki ilkokullara denk gelmektedir. Eğitim ve öğretim sisteminin en temel kurumu olan medreselerde dini bilimlerin yanında tıp, matematik, fizik, kimya ve tarih, coğrafya gibi bilimler de verilmiştir. Masrafları vakıflarca karşılan bu okullarda eğitim ücretsizdir. Medreseler, müderrislerinin yevmiyelerine göre 20’li, 40’lı, 60’lı medreseler şeklinde derecelendirilmiştir. Fatih ve Kanuni Dönemi’nde medreseler geliştirilerek hadis araştırmaları için Darülhadis, tıp eğitimi için Darüttıp, Kur’an’ın okunması ve ezberlenmesi için Darülkurra gibi ihtisas medreseleri kurulmuştur.
Tekke ve Zaviyeler:
Kuruluş Dönemi’nde tekkeler, genelde belli bir tarikattan olanların barındıkları, ibadet ve tören yaptıkları yerlerdir. Tekkelerde; tasavvufta yetişip, kemâle ermiş kişiler (arifler) halka dini ve ilmi konularda eğitim vermişlerdir.
Şehzadegan Mektebi:
7-13 yaş arasında şehzadelerin eğitim gördüğü saray ilkokuludur.
Enderun:
Devletin ihtiyaç duyduğu mülki, askeri, merkez ve taşra bürokrasisinde görev alacak devlet adamı ile saray görevlilerinin yetiştirildiği saray okuludur. Eğitim dilinin Türkçe olduğu bu okullarda İlanlar Ocağı’nda fark edilen zeki ve yetenekli devşirmeler eğitilmiştir.
Osmanlı Devleti'nde Askeri Sınıf Eğitim Kurumları 10. Sınıf tarih Konu özet
SEYFİYE (KILIÇ EHLİ):
- Askerî bürokrasiyi oluşturan sınıftır.
- Yönetim ve askerlik alanında yetki ve sorumluluğu vardır.
- Fetihlerin sürdürüldüğü, devletin gaza ve cihat anlayışını temel politika olarak uyguladığı dönemde en etkili sınıfı oluşturmuştur.
- Sadrazam, vezirler, kaptan-ı derya, yeniçeri ağası, kapıkulu askerleri, tımarlı sipahiler, subaşı, sancakbeyi ve beylerbeyi seyfiye sınıfına mensuptur.
KALEMİYE (KALEM EHLİ)
- Sivil bürokrasiyi oluşturan sınıftır.
- İdari ve mali alanda yetki ve sorumluluğu vardır.
- Devletin iç ve dış yazışmaları, hazine arazileri ile ilgili kayıtların tutulması, maliye işlerinin yürütülmesi başlıca görevleri arasındadır.
- Defterdar ve nişancı Divan-ı Hümayundaki temsilcileridir. Reisülküttap, Divan toplantılarının kayıtlarını tutan katipler kalemiye sınıfına mensuptur.
İLMİYE (İLİM EHLİ)
- Din, eğitim ve hukuk bürokrasisini oluşturan sınıftır. Eğitim, bilim ve yargı alanındaki yetki ve sorumluluklarının yanında yönetim ve şehir hizmetleri alanında da görev üstlenmiştir.
- Medreseden yetişen, ulema da denilen kişilerden oluşmuştur.
- Şeyhülislam, kazasker, kadı ve müderrisler ilmiye sınıfına mensuptur.
- Kazasker, Divan toplantılarına katılarak önemli davalara bakardı. Kadılar ise ilmiye sınıfının taşradaki temsilcisidir.