- Klasik olarak bir olayı serim, düğüm, çözüm bölümleri içerisinde planlayıp anlatarak bir sonuca bağlayan hikâyelerdir.
- Fransız yazar Guy de Maupassant tarafından yayınlaştırıldığı için “Maupassant tarzı hikâye” de denir.
Olay Hikayesi Özellikleri
- Klasik bir yapı ve roman kurgusu içinde oluşturulur. Hikâye belli bir giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşur.
- Hikâye, olay örgüsü üzerine kurulur. Olay örgüsü metnin esasını, iskeletini oluşturduğu için gücünü olaydan alır. Olay örgüsünü belli bir başlangıcı, yavaş yavaş gelişip gerilimin en üst noktasına ulaştığı, ortası ve sonucu mevcuttur. Olay örgüsü ani ve şaşırtıcı bir şekilde biter.
- Çatışma ve entrika üzerine kuruludur. Olay örgüsü tek bir merkez etrafında yoğunlaşır.
- Kişi kadrosu, özenle seçilmiş insanlardan oluşur, kişiler sıradan değildir. Kişiler; tezatlar, büyük ihtiraslar, çatışmalar, entrikalı bir hayat yaşarlar. Kişiler bedbindir, muzdariptir.
- Realizm (gerçekçilik) akımı etkili olduğu için konular, gerçek hayattan alınır.
- Toplumsal konu ile okuyucu karşısına çıkılır. Ahlak dersi vermenin amaçlandığı söylenebilir. Hayatın kusurlu ve elemli taraflarına bakılır, karamsarlık hâkimdir.
- Mekân ile insan arasında güçlü bir ilişki söz konusudur. İnsan, çevrenin ayrılmaz bir parçasıdır. Mekân, kişinin karakterinin şekillendirilmesinde önemli bir işleve sahiptir. Kişi ve mekân tasvirine de önem verilir.
- Ayrıntılı bir anlatım tarzı benimsenir. Anlatıcı açıklama, betimleme ve çözümleme (tahlil) anlatım tekniklerini kullanarak okuyucunun hayal dünyasına pek bir şey bırakmaz.
- Bir fikir verilmeye çalışılır, okuyucuda merak ve heyecan uyandırılır.
Temsilcileri: Ömer Seyfettin, olay hikâyesinin bizdeki en önemli temsilcisidir. Refik Halit Karay, H. Rahmi Gürpınar ve R. Nuri Güntekin türün diğer temsilcileridir.
Guy de Maupassant (1850-1893): Fransız hikâyeci ve romancıdır. Seine Maritime’de doğmuştur. Yvetot Kolejinde ve Rouen Lisesinde okumuştur. Denizcilik ve eğitim bakanlıklarda sekiz yıl çalışmıştır. Bu arada edebiyata yönelmiştir. Flauberften yakın ilgi görmüştür. Emile Zola, Daudet gibi yazarlarla tanışmıştır. Natüralist yazarlar grubuna katılmıştır. Tombalak adlı hikâyesi ilk başarısı olmuştur. Kısa zamanda bir hikâye ustası olarak ünlenmiştir. 1891 ‘de ruhsal bunalıma girmiştir. Paris’te bir okul hastanesinde 18 ay kaldıktan sonra ölmüştür.
Realizm ve natüralizm akımının temsilcilerindendir. Realist bir yazar olduğu için konularını gerçek hayattan almıştır. Gerçek hayatı anlatırken seçme ve ayıklama yoluna gitmiştir. Alışılmışı, tanınmış olanı, alışılmadık bir şekilde anlatması üslubunun başlıca özelliğidir. 300’e yakın hikâye, 6 roman ve 3 gezi kitabı bırakmıştır.
Eserleri
– Hikâye: Tombalak, Gündüz ve Gece Hikayeleri
– Roman: Bir Hayat, Güzel Dost, Ölüm Kadar Acı