MİLLİ – DİNİ DUYARLILIKLARI YANSITAN ROMAN VE HİKAYE
Milli Edebiyat anlayışı Cumhuriyet döneminde bazı sanatçılar tarafından sürdürülmeye devam etmiştir.
Milli Edebiyat döneminde eser veren Yakup Kadri, Refik Halit, Reşat Nuri, Halide Edip, Aka Gündüz, Halide Nusret, Şükufe Nihal Cumhuriyet döneminde “Milli Edebiyat““ anlayışına uygun eserler vermeye devam etmişlerdir.
Cumhuriyet’in ileriki yıllarında Emine Işınsu, Sevinç Çokum gibi yazarlar Milli Edebiyat anlayışına uygun eserler vermişlerdir.
Yazarlar, roman ve hikâye kişilerini genellikle Anadolu’dan seçmiş, roman ve hikâyelerde Anadolu ve Anadolu insanını başarılı bir şekilde anlatmışlardır.
Yazarlar, hikâyelerde Maupassant tarzını yani olay hikâyesini devam ettirmiştir.
Yazarlar, realizm akımına bağlı kalmışlardır, roman ve hikâyelerde “gerçekçi gözlemler”e önem vermişlerdir.
Yazarlar, betimlemelerde oldukça başarılıdır.
Yazarlar, sade, yalın, anlaşılır bir dil kullanmış; konuşma dilini edebi eserlere aktarmışlardır.
Konu olarak yanlış Batılılaşma, Doğu—Batı çatışması, halk-aydın ilişkisi, hurafeler, ahlak bozuklukları, Anadolu insanı, Atatürk ilke ve inkılâpları, Milli Mücadele işlenmiştir.
Temsilcileri: Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Reşat Nuri Güntekin, Halide Edip Adıvar, Refik Halit Karay, Şükufe Nihal Başar, Halide Nusret Zorlutuna, Aka Gündüz, Sevinç Çokum, Emine Işınsu, Mustafa Necati Sepetçioğlu
SEVİNÇ ÇOKUM (1943-…)
Romanlarında sosyal ve tarihsel konulara yer verir.
Sosyal içerikli romanlarında Türk toplumunun yetmişli yıllardan başlayarak geçirdiği hızlı değişmeleri, birtakım dalgalanmaları, 1980 sonrasının yeni değerlerine uyum sağlamakta güçlük çeken insanların çeşitli ruhsal durumlarını, yalnızlık ve yabancılaşmayı işler.
Tarihsel romanlarında dış Türklerin kimliklerini ve kültürlerini korumak için yaptıkları mücadeleleri anlatır.
Hikâyelerinde ortalama Türk insanını, belirli bir geleneği ve ahlaki çizgiyi izleyen insanların hayatlarını ve olgun bir kadın duyarlığıyla ele aldığı iç dünyaları anlatır.
Eserleri
– Roman: Zor, Ağustos Başağı, Çırpıntılar, Bizim Diyar, Karanlığa Direnen Yıldız, Deli Zamanlar, Hilal Görününce, Gül Yüzlüm, Gece Rüzgârları
– Hikâye: Eğik Ağaçlar, Bölüşmek, Makine, Derin Yara, Onlardan Kalan, Rozalya Ana, Bir Yaz, Eski Sokak Sesi, Evlerinin Önü, Beyaz Bir Kıyı, Gece Kuşu Uzun Öter
AKA GÜNDÜZ (1886-1958)
Asıl adı Hüseyin Avni’dir, “Aka Gündüz” yazarın takma adıdır. Yakup Kadri’yle birlikte Fecriati’nin kurucuları arasında yer alır.
“Genç Kalemler” dergisinin çıktığı yıllarda Milli Edebiyat düşüncesine bağlı kalan Aka Gündüz, ününü Cumhuriyet döneminde kazanmıştır.
Romanlarında en çok ahlaksızlık ve erdem kavramlarının çatışmasını ele alır.
Romanlarının konularını gerçek hayattan alır ve kahramanları kendi çevresindedir.
Abdülhamit yönetiminden başlayarak ülkenin yönetimindeki aksaklıkları, Birinci Dünya Savaşı’nın toplumumuzda yarattığı çöküntü, çevrenin etkisiyle kötü yola düşen kadınlar ve toplumun onlara karşı tutumu, bağnazlığı, bilgisizliği işlemiştir.
Yazar, “popüler aşk romanları” da yazmıştır.
İstibdat dönemini anlattığı İki Süngü Arasında romanında, İstanbul’da suçlu sayılan insanlara kurtuluş mekânı olarak Selanik’i görür.
Dikmen Yıldızı adlı romanının kahramanı Yıldız kaybettiği sıhhatine Anadolu dağlarının, ormanlarının içinde kavuşur.
Eserleri
— Roman: Dikmen Yıldızı, Bir Şoförün Gizli Defteri, İki Süngü Arasında, Zekeriya Sofrası, Odun Kokusu, Tang—Tango, Üvey Ana, Aşkın Temizi, Kokain, Mezar Kazıcılar, Yayla Kızı, Bir Kızın Masalı, Eğer Aşk, Ben Öldürmedim, Bebek, Sansaros
— Hikâye: Türk Kalbi, Kurbağacık, Hayattanî, Bu Toprağın Kızları
— Şiir: Bozgun
EMİNE IŞINSU (1936-…)
Şair ve yazar Halide Nusret Zorlutuna’nın kızıdır.
Romanlarında köklerinden, kültür bağlarından koparılmak istenen insanımızın dramını ve mücadelesini anlatır.
Ayrıca Cumhuriyet Türkiye’sinin sınırları dışında kalmış insanımızın orada verdiği yaşama mücadelesini de işler.
“Azap Toprakları”, “Ak Topraklar”, “Tutsak” ve “Çiçekler Büyür” adlı romanlarında konu olarak yetmişli yılların başında Batı Trakya Türklerine yapılan baskıları işler
Anadolu’ya yerleşme, burada yurdu tanıma, anarşi ve karışıklık döneminin siyasi olayları, gençlik hareketleri üzerinde durduğu konulardır.
Romanlarını “80 öncesi ideolojik kutuplaşmaları ele alanlar” ve “insan ve insan psikolojisinin inceliklerini işleyenler” olmak üzere ikiye ayırabiliriz.
Eserleri
— Roman: Bukağı, Küçük Dünya, Azap Toprakları, Ak Topraklar, Tutsak, Sancı, Çiçekler Büyür, Canbaz, Kaf Dağı’nın Ardında, Alpaslan, Atlıkarınca, Cumhuriyet Türküsü, Nisan Yağmuru, Havva, Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri, Hacı Bayram, Hacı Bektaş Veli
— Hikâye: Bir Gece Yıldızlarla
MUSTAFA NECATİ SEPETÇİOĞLU (1932—2006)
Edebiyatımızda daha çok tarihî roman türünde öne çıkmıştır.
Sanatın “millî” olduğuna inanan ve bu yüzden konusunu Türk milletinin “yapısında” aradığını söyleyen Sepetçioğlu, Malazgirt Savaşı’ndan itibaren Türk tarihinin akışını destansı bir üslupla romanlaştırmıştır.
Romanlarıyla Türklerin Anadolu’ya girişi ve burada devlet kuruşlarını, Selçuklu ve Osmanlı devrinin hikâyesini anlatmıştır Türk tarihi romancılığında özgün bir yol izlemiştir. Ahmet Yesevi dervişlerinin Anadolu’yu Türkleştirmesi ve İslamlaştırmasını ele almıştır.
Tasvirleri, ruh tahlilleri, tarih içinde dilin gelişimini hissettiren üslubu ile romanları tarihî romancılığımızda bir merhale sayılır.
Eserleri
— Roman: Kilit, Anahtar, Kapı, Konak, Çatı, Üçler—Yediler—Kırklar, Bu Allı Geçide Gider, Cevahir ile Sadık Çavuş’un Buğday Kamyonu, Karanlıkta Mum Işığı, Darağacı, Ebemkuşağı, Geçitteki Ülke (Ve Çanakkale !! Geldiler Ve Çanakkale ll/ Gördüler Ve Çanakkale III/ Döndüler), Kutsal Mahpus, Sahibini Arayan Toprak, Sabır Ağacı, Benim Adım Yunus Emre
— Hikâye: Abdürrezzak Efendi, Bir Büyülü Dünya ki, Menevşeler Ölmemeli
MİTHAT CEMAL KUNTAY (1885-1956)
Şiirlerindeki başlıca konular kahramanlık duyguları, tarih sevgisidir.
Bireysel ızdırapların değil millete has duygulanmaların şairi olan şair, epik şiirleriyle tanınır.
Dil anlayışı bakımından Milli Edebiyat anlayışına bağlı olan Kuntay, bütün şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmıştır.
Mehmet Akif’in yakın dostu olan Kuntay, “Acem Şahına” adlı şiiri Mehmet Akif ile birlikte yazmıştır.
Eserleri
— Roman: Üç İstanbul
— Şiir: Türk’ün Şehnamesi
— Tiyatro: Kemal, Yirmi Sekiz Kanun-ı Evvel
— Monografi: Namık Kemal, İstiklal Şairi Mehmet Akif, Sarıklı İhtilalcı Ali Suavi