Metinlerin Sınıflandırılması Ayt Edebiyat

Metin cümlelerden oluşan, cümlelerle örülen bir anlaşma aracıdır. Sesten paragrafa uzanan çizgide her dil birliği, metnin oluşmasına hizmet eder. Metnin amacı, konusu ve hedeflenen kitle; anlatım biçimini ve dil özelliklerini belirler. Bilimsel, felsefi ve edebî metinlerle günlük hayatın akışını düzenleyen metinler birbirlerinden farklıdır.

Metinler bu bağlamda iki gruba ayrılır:

Öğretici Metin

  • Dil genellikle göndergesel işlevde kullanılır.
  • Düzyazı şeklinde oluşturulur.
  • Kimi zaman ispatlama yoluna gidilerek anket, istatistik, deney ve gözlem sonuçları da belirtilir.
  • Kurmaca olmayan metinlerdir.
  • Dil açık, yalın ve anlaşılırdır.
  • Terimlere de yer verilebilir.
  • Söz sanatlarına başvurulmaz.
  • Sözcükler genellikle gerçek anlamlarıyla kullanılır.
  • Mecaz anlamlı sözcüklere çok fazla yer verilmez.

Öğretici Metinlerin Sınıflandırılması

Tarihî Metinler

Bilimsel Metinler

Felsefi Metinler

Kişisel Hayatı Konu Alan Metinler

  • Biyografi
  • Otobiyografi
  • Anı
  • Günlük
  • Mektup
  • Gezi yazısı

Gazete Çevresinde Oluşan Metinler

  • Makale
  • Fıkra
  • Röportaj
  • Deneme
  • Söyleşi
  • Eleştiri
  • Haber metni

Örnek:

Bizanslılar, sabahleyin Osmanlı donanmasını Haliç’te görünce büyük bir korkuya ve paniğe kapıldılar. Haliç’ten ve karadan yapılan top atışlarıyla surlarda gedikler açıldı. Bunun üzerine 29 Mayıs günü bir genel saldırı düzenlenmesine karar verildi ve son taarruz başladı. Çok zorlu bir savaştan sonra nihayet 29 Mayıs 1453 tarihinde İstanbul fethedildi.

Edebî Metin

  • Yazılma amacı edebî zevk uyandırmaktır.
  • Sözcüklerin çağrışım gücünden yararlanılır.
  • Öznel yargılar ağırlıklı olarak kullanılır.
  • Gerçeklik, yazarın kurgusu ve yorumuyla yeniden oluşturulur yani kurmaca gerçeklik vardır.
  • Öğretme kaygısı güdülmez, üslup ön plandadır.
  • Sanatsal metinlerin tek anlamı yoktur, sanatsal metinler çok anlamlıdır; her okunuşta yeni anlamlar kazanır.

Edebiyat ve Gerçeklik

Yaşanan, tasarlanan gerçekliğin, eserin oluşturulduğu dönemin zihniyetinden hareketle yeniden yorumlandığı eserlere edebî metin denir. Gerçekliğin farklı tarzlarda ele alınması, farklı metinlerin doğmasını sağlayan bir durumdur.

Edebî metinde yazar var olan gerçekten hareket ederek eserini oluşturur. Ancak bu gerçekliği olduğu gibi değil; sanatsal formlar içinde, kendi yorumunu katarak, öznel olarak yansıtır. Buna edebî gerçeklik denir.

Gazete haberi, tıbbi makale gibi metinler gerçekliği doğrudan doğruya ifade eder. Roman , öykü, şiir gibi türler ise doğal gerçekliği edebî ögelerle birleştirerek kurmaca gerçeklik hâline getirir.

Tarihî, bilgisel, felsefi, psikolojik, sosyolojik yönleri bulunan tüm gerçekleri, okuduğumuz romanlar ve öyküler bize yansıtır. Çünkü tüm eserler oluşturuldukları dönemin zihniyetini yansıtırlar. Örneğin Tolstoy’un “Anna Karenina” adlı romanından Rusya’da o dönem var olan değer yargılarına, kadın—erkek ilişkilerine, toplumsal yaşam kurallarına dair pek çok yargıya varılabilir.

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Metinlerin Sınıflandırılması Ayt Edebiyat Konu Anlatımı Ders Notları Özet