Merkezi Sinir Sistemi: Omurilik 11. Sınıf
Omurganın içinde, beyinden aşağı doğru inen yaklaşık 45 cm boyunda bir sinir dokusu kordonudur. Omuriliğin etrafını beyinde olduğu gibi sert zar, Örümceksi zar ve ince zar örter. Örümceksi zar ile ince zar arasında omuriliği koruyan beyin – omurilik sıvısı (BOS) bulunur.
Omuriliğin enine kesitinde beyinden farklı olarak boz madde içte, ak madde dıştadır. Boz madde, ak madde içinde kanatları açık bir kelebek görünümündedir. Omurilik sinirleri, omurilik kordonundan düzenli aralıklarla çıkar ve her iki tarafa doğru uzanır. Her bir omurilik siniri iki köke sahiptir. Duyu nöronlarını bulunduran sinirler omurilik kordonuna sırt (dorsal) tarafındaki kökten girer ve motor nöronları bulunduran sinirler omuriliği karın (ventral) tarafındaki kökten terk eder.
Duyu sinirlerinin çoğu beyne ulaşmadan önce omurilikte çapraz yapar. Böylece vücudun sağ tarafından gelen bir impuls beynin sol yarım küresine, vücudun sol tarafından gelen bir impuls da beynin sağ yarım küresine iletilir. Beyinden çıkan motor sinirler ise duyu sinirlerinden farklı olarak yön değiştirme olayını omurilik soğanında yapmaktadır. Omuriliğin fonksiyonları şu şekilde sıralanabilir:
- Dış ortamdan gelen uyarıların oluşturduğu impulsları beyne iletir. Beyinden gelen impulsları ise çevresel sinir sistemine ulaştırarak tepki organlarının cevap vermesini sağlar. Buna göre omurilik, beyin ile çevresel sinir sistemi arasında bağlantı kurma işlevini gerçekleştirir.
- Refleksleri yönetir ve kontrol eder.
Omurilik Refleksleri
Özel bir uyarıya karşı verilen otomatik cevaba refleks denir. Refleksler hızlı ve istemsiz tepkinin oluşmasını sağlayarak vücudu korur. Omurilik refleksleri beynin katılımı olmadan gerçekleşen, sadece omuriliğin sorumlu olduğu reflekslerdir. Bir refleksin oluşumunda impulsların izlediği yol refleks yayı olarak adlandırılır. Omurilikteki refleks yaylarının en basit tipi, iki nöron (duyu ve motor nöronları) ile bir sinaps gerektirir. Bir duyu nöronu reseptörden aldığı bilgiyi omuriliğe götürür. Bu bilgi motor nörona aktarılır. Motor nöron ise sinyali efektöre iletir ve böylece tepkinin oluşması sağlanır. insandaki diz refleksi bu tür bir refleks örneğidir.
Omurilik reflekslerinin çoğu diz refleksinden daha karmaşıktır. Örneğin geri çekme refleksi, ikiden fazla nöronu gerektiren çok sinapslı refleks örneğidir. Sıcak bir cisme temas ettiğinizde, hiç düşünmeden hızla elinizi geri çekersiniz. Böyle bir olayda önce derideki ısı reseptörleri uyarılır ve duyu nöronunda impuls başlar. Duyu nöronu impulsu omuriliğe taşır ve omurilik içindeki ara nörona aktarır. İmpuls, ara nörondan motor nörona iletilir ve bunun aracılığıyla kol kaslarına taşınır. El ve kol kaslarının kasılması sonucu, el sıcak cisimden hızla çekilir. Böylece refleks yayı tamamlanmış olur.
Yukarıdaki örnekte açıklanan refleks hareketi, beyin acının farkına varmadan gerçekleşmiş ve böylece uyarıya en kısa sürede cevap verilmiştir. Sıcaklık ya da acının hissedilmesi ise impulsun ara nöronlarla alınıp omurilikten beyne taşınması sonucu gerçekleşir. Beyin bu bilgiyi yorumlar ve bilinçli kararların alınmasını sağlar. Örneğin acının azaltılması için el soğuk suya tutulur. Bu olay bir refleks değildir. Çünkü impuls beyne kadar gidip değerlendirilmiş ve uygun cevabın verilmesi sağlanmıştır.
Refleksler insanı çeşitli tehlikelere karşı korur. Bu olayın bilinçsizce ve hızlı bir şekilde ortaya çıkmasında hareket kararını beynin değil omuriliğin vermesi önemlidir. Çünkü uyarılar beyne gidip dönmeye göre daha kısa bir yol izlemektedir. Eğer bu mekanizmayı omurilik yerine beyin kontrol etmiş olsaydı, sıcak bir cisme dokunduğumuzda, elimizi belki de ciddi şekilde yandıktan sonra geri çekebilecektik.
Omuriliğin çalışması beyin tarafından denetlenebilir. Örneğin iğne battığında elimizi geri çekmemize rağmen parmağımızdan iğne ile kan alınırken elimizi çekmeyip bekleriz. Çünkü burada beyin devreye girip refleksi baskılar ve istemli hareket etmemizi sağlar.