Meddah 10. Sınıf Edebiyat
MEDDAH
- Halkın rağbet ettiği mekânlarda, halkın malı olan hikâyeleri, kendisine özgü üslubu ile jest ve mimiklerinden yararlanarak anlatan, anlattığını canlandıran kişilere verilen isimdir. Meddah kelime olarak “metheden, öven” anlamına gelir.
- Meddahın sahnede kullandığı iki önemli aracı vardır. Bunlardan biri boynuna doladığı mendili, öteki de elinde tuttuğu sopasıdır. Sopaya “baston ya da pastav” da denilmektedir. Mendille çeşitli başlıklar yaparak farklı tipleri canlandırır ve terini siler. Sopayı da oyunu başlatmak, kapıya vurmak, seyirciyi susturmak için kullanır. Meddah sopayı yerine göre saz, yerine göre süpürge, yerine göre de tüfek ve at olarak kullanır.
- Meddah; övücü, taklitler yapıp hoş hikâyeler anlatarak halkı eğlendiren sanatçıdır.
- Meddah oyunu usta-çırak ilişkisiyle devamlılığını sürdürmüştür.
- Meddah, tek kişilik tiyatrodur; tiyatronun bütün kişilerini varlığında birleştiren bir aktördür.
- Meddah, yüksekçe bir yerde bir sandalyeye oturarak bir öyküyü başından sonuna kadar, kişilerin ağız özelliklerine göre konuşturarak, taklitler yaparak anlatır. Hayvanların, doğanın ve cansız nesnelerin seslerini de taklit eder.
- Meddahlar, kahvehanelerde konak ve saraylara kadar her kesimden topluluk önünde halk hikâyelerini kendilerine özgü biçimde anlatırlar. Meddahlar, sanatlarını kahvehane veya benzeri yerlerde sergilerler. Perdesi, sahnesi, dekoru, elbiseleri, kişileri bulunmayan bu tiyatronun her şeyi meddah denilen 0 tek kişinin zekâsına, bilgisine, söz söylemekteki başarısına bağlıdır.
- Meddah oyunu yazılı bir metne bağlı kalınmadan (irticalen) oynanır.
- Meddahlar, gösteri sırasında ezbere bildikleri Battal Gazi, Köroğlu, Hz. Hamza ve Hz. Ali’nin kahramanlık öyküleri, Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin, Arzu ile Kamber, Kerem ile Aslı gibi halk öykülerini anlatırlar. Bunların yanı sıra görüp duydukları yaşanmış olayları, yeni aşkları da derleyerek anlatımlarında kullanırlar. Bunları seyircinin durumuna ve coşkusuna göre uzatıp kısaltarak doğaçlama yoluyla yaparlar.
- Karagöz ve orta oyununda zaman sınırlaması (bir—iki saat) olmasına karşılık meddah oyunlarında yer ve zaman sınırlaması yoktur. (Meddah oyununun saatlerce, çoğu zaman ikindiden gece yarısına, hatta sabaha, bazen de günlerce, haftalarca sürdüğü de olmuştur.)
Meddah hikâyelerinin bölümleri
- a) Başlangıç: Meddahların çoğu, anlatacağı öyküye, klasikleşmiş tekerlemelerle ve “Hak, dostum Haak!” diyerek başlar.
- b) Açıklama: Aşık hikâyelerindeki döşemeye benzer bir bölümdür. Bunda hikâyenin geçtiği yer ve zamanla kişiler hakkında bilgi verilip devlet büyükleri, genellikle padişahlar övülür.
- c) Senaryo (Olay): Olay dizisinin geliştiği, mani ve türkülere yer verildiği bölümdür. Olaylar meddahın anlatım gücüne göre zenginleştirilerek verilir. Olay anlatılırken, en heyecanlı yerinde araya bir fıkra sokuşturulabilir.
- d) Bitiş: Dinleyicilerin kıssadan hisse çıkarmalarını sağlayacak latif söz ya da “Sakiya sohbet kalmazmış baki / Her ne kadar sürç i lisan ettikse affola, inşallah gelecek sefer daha güzel bir hikâye anlatırız belki…” gibi tekerleme benzeri bir söylemle bitirilir.
- Tek kişilik gösteri olmaları nedeniyle meddahlık ile günümüz sahne etkinliklerinden olan “standup” arasında benzerlikler bulunduğu gibi farklılıklar da bulunmaktadır.
- Meşhur meddahlardan bazıları şunlardır: Manisalı Derviş Kamilî, Pertevî Ahmed Çelebi, İstanbullu Hamdi, Kız Ahmed, Aşkî, Sururi, Küçük Ali, Meddah Tahsin, Gazanfer Özcan, Erol Günaydın, Ahmet Gülhan…
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM