Klasisizm Akımı Nedir? Temsilcileri ve Özellikleri 11. Sınıf Edebiyat
Klasisizm
16. yüzyılın sonlarından itibaren oluşmaya başlamış, 17. yüzyılda Avrupa’da -özelikle Fransa’da- gelişmiş, 18. yüzyılın sonuna kadar varlığını sürdürmüştür.
Antik Yunan ve Roma edebiyatını örnek alan bu akım, akıl ve sağduyuya dayalı bir edebiyat anlayışını savunur. Klasisizmde, insan doğasının evrensel özellikleri ve ahlaki değerler ön plana çıkar. Sanatçıların, insanları eğitici ve ahlaki değerleri aşılayıcı eserler vermesi hedeflenir.
1660-1700 yılları arasında en ihtişamlı dönemini yaşadığı için “1660 Ekolü” olarak da adlandırılmıştır.
Klasisizmin ilkelerini Boileau, “Şiir Sanatı” (L’art Poetique) adlı yapıtında belirlemiştir.
Descartes’ın rasyonalizm (akılcılık) felsefesinin etkisi vardır.
Özellikleri
- Klasiklere göre sanat, insan tabiatının taklididir.
- İnsan tabiatını anlattıkları için ““psikolojik” durumlara sıkça yer vermişlerdir.
- Klasisizm, bireysel olanın değil, genel olanın; mahallî ve millî olanın değil, evrensel olanın; belli bir zamanın değil bütün zamanların peşindedir.
- Akıl ve sağduyu egemendir. Akıl, en büyük rehberdir; akıl hiçbir yerde ve zamanda yanılmaz, aldanmaz, şaşmaz, daima doğru olana götürür.
- “Sanat, sanat içindir” ilkesi benimsenmiştir.
- Eski Yunan ve Latin edebiyatları örnek alınmış, o dönem edebiyatçıları gibi yazmak amaçlanmıştır.
- Kuralcılık, akımın temel ilkelerindendir. Klasisizmde edebî türler tasnif edilmiş, her türün kuralları ve sınırları belirlenmiştir. Mesela, tragedya ve komedyada biçimci kurallarla yer, zaman ve olay birliği yani “üç birlik kuralı” esas alınmıştır.
- Halktan kişilere yer verilmemiş, sadece seçkin insanlar anlatılmıştır.
- Büyük ölçüde sanatçıların kendi millî dili üzerine kurulmuştur. Üslubun ve dilin süssüz, açık, sade, yalın ve yapmacıktan uzak olmasını amaçlamışlardır.
- Biçim kusursuzluğuna ve konuya değil, konunun işlenişine önem verilmiştir.
- Konu ve olayların gerçeğe benzer olmasını amaçlamışlar, seçilen konu ve olaylar her aklın veya herkesin kabul edebileceği gerçeklik sınırları içinde kalmalıdır. Karakterler yerine tipler işlenmiştir.
- Klâsisizmde duygusallığa ve bireyselliğe yer yoktur.
- Sanatçı kendi duygularına, acılarına, yaşamına yer veremez. Sanatçılar, eserlerinde kişiliklerini gizlemişlerdir.
- Klasisizm, en çok tiyatro türünde gelişmiştir. Şiir, eleştiri, mektup, özdeyiş türleri daha sonra gelir.
- Tiyatroda, sahne unsurları (dekor, giysi, doğa) pek önemsenmemiştir. Roman ve hikâye türü pek önemsenmemiştir.
Temsilcileri:
Batı Edebiyatında Klasisizm Temsilcileri
Molière (1622-1673)
- Fransız komedi yazarıdır. Toplumsal eleştiriyi mizahi bir dille işlemiştir.
- Eserleri: Cimri, Tartuffe, Kibarlık Budalası
Corneille (1606-1684)
- Fransız trajedi yazarıdır. Kahramanlık ve erdem konularını işler.
- Eserleri: Le Cid, Horace
Racine (1639-1699)
- Fransız trajedi yazarıdır. İnsan duygularının derinliklerini ele alır.
- Eserleri: Andromaque, Phaedra, Britannicus
La Fontaine (1621-1695)
- Fabllarıyla ünlüdür. İnsan doğasını ahlaki derslerle anlatır.
- Eserleri: La Fontaine Masalları
Madame de La Fayette (1634-1693)
- Fransız edebiyatında ilk psikolojik roman örneklerinden birini vermiştir.
- Eserleri: Prenses de Clèves
Türk Edebiyatında Klasisizm Akımından Etkilenen Temsilcileri
Şinasi (1826-1871)
- Türk edebiyatında Batılı anlamda tiyatro türünün ilk örneğini veren yazar olarak bilinir. Akıl ve mantık öğelerine önem verir.
- Eserleri: Şair Evlenmesi (ilk Türk tiyatro eseri)
Namık Kemal (1840-1888)
- Her ne kadar Romantizm akımına daha yakın olsa da, Klasisizm’in akıl ve sağduyu anlayışından etkilenmiştir. Eserlerinde toplumu eğitme amacını benimsemiştir.
- Eserleri: Vatan Yahut Silistre, Celaleddin Harzemşah
Ahmet Vefik Paşa (1823-1891)
- Molière’in eserlerini Türkçeye çevirerek Klasisizm’in Türk edebiyatında tanınmasına katkı sağlamıştır.
- Çevirileri: Tartuffe, Cimri
Yusuf Kamil Paşa (1808-1876)
- Klasisizm akımını Türk edebiyatına tanıtan önemli çeviriler yapmıştır.
- Çevirisi: Telemak (Fransız yazar Fenelon’un eseridir)
Türk Edebiyatında Klasisizm Etkisi
Türk edebiyatında Klasisizm, Batı edebiyatındaki kadar güçlü bir etki bırakmamıştır. Ancak Tanzimat Dönemi’nde klasik üslupla eser veren bazı yazarlar, bu akımdan etkilenmiştir. Namık Kemal, Şinasi gibi Tanzimat yazarları, Batı edebiyatını örnek alarak eserlerinde akıl, sağduyu ve eğiticilik gibi unsurları öne çıkarmıştır.
Klasisizm Akımının Edebiyat ve Sanata Katkısı
Klasisizm, edebiyatta kuralcılığı, akılcı düşünceyi ve insan doğasının evrensel özelliklerine vurgu yaparak önemli bir edebi gelenek oluşturmuştur. Özellikle tiyatro ve şiir türlerinde kalıcı eserlerin ortaya çıkmasına önayak olmuştur. Klasik akım, edebiyat tarihindeki diğer birçok akımın gelişimine zemin hazırlamıştır.
Klasisizm’in Türk ve Batı Edebiyatındaki Farkı
Batı edebiyatında Klasisizm, özellikle Fransız edebiyatında çok güçlü bir şekilde kendini göstermiştir ve kurallar, ahlak, akıl gibi unsurları öne çıkarmıştır. Türk edebiyatında ise Klasisizm doğrudan benimsenmemiştir. Ancak Tanzimat Dönemi’nde Batı edebiyatıyla temas eden Türk yazarları, özellikle Fransız Klasisizmi’nden etkilenmiş ve eserlerinde bu akımın izlerini taşımışlardır. Bu dönemde çeviriler yoluyla Türk edebiyatına giren Klasisizm, daha çok öğretici ve eğitici bir araç olarak görülmüştür.