Gündelik hayatımızda pek çok olayda denge kavramından faydalanırız. Örneğin kütle ölçümünde kullanılan eşit kollu terazinin kolu yatay dengeye getirilerek ölçüm yapılır. Parklarda oyun oynayan çocuklar tahterevallinin yatay olarak dengede kalması için destek üzerine orta noktaya göre eşit uzaklıkta otururlar.
Cisim kuvvetlerin etkisinde kaldığında öteleme ve dönme yapmıyor ise dengede demektir. Duran cisimlerin denge durumu statik denge olarak adlandırılır.
Cisimler hareketli olduklarında sabit hızla hareket ettiklerinde denge söz konusu olur. Bu denge durumu da dinamik denge olarak bilinir.
A. Denge Kuralı
Ağırlıksız bir çubuğun dengede kalabilmesi için,
1. Çubuğa etkiyen kuvvetlerin bileşkesi sıfır olmalıdır. Bu çubuğa etki eden kuvvet bileşenlerinin sağa doğru olanların toplamının, sola doğru olanların toplamına; aşağı doğru olanların toplamının, yukarı doğru olanların toplamına eşit büyüklükte olması gerekir.
2. Çubuğa etki eden kuvvetlerin herhangi bir noktaya göre torklarının bileşkesi sıfır olmalıdır.
Toplam torklarının bileşkesi sıfır olduğunda çubuk dönmeden dengede kalır.
Evrende var olan kuvvetler, dört temel kuvvetin bileşenleri olarak algılanabilir.
1. Güçlü (yeğin) nükleer kuvvet: Proton ve nötronları bir arada tutan kuvvettir.
2. Zayıf nükleer kuvvet: Atom çekirdeğinin kararsız olmasını sağlarlar.
n –› P + e–
3. Elektromanyetik kuvvet: Elektromanyetik kuvvet, iki yüklü parçacığın birbirlerini çekmesi sonucu oluşur.
4. Kütle Çekim Kuvveti: Örneğin, dünya ile güneş arasında oluşan kuvvet diyebiliriz.
Kesişen Kuvvetlerin Dengesi
m kütleli cisim, doğrultuları birbirini kesen üç kuvvetin etkisinde dengede olduğunda, iki kuvvetin bileşkesi, bileşke kuvvete ters yöndeki üçüncü kuvvete eşit büyüklükte ve ters yöndedir.