Locke, insan aklında doğuştan hiçbir bilginin bulunmadığını öne sürer. Ona göre zihin, başlangıçta boş bir levha (Tabula Rasa) gibidir. Bütün bilgilerimizin ve fikirlerimizin kaynağı deney ya da gözlemdir. Gözlem iki şekilde olmaktadır:
1- Dışa ait gözlemler: Bunlar duyu organlarımız aracılığı ile sağlanır. Örneğin; duyumlar, görme, işitme, dokunma, koklama, tatma vb.
2- İçimizde kendi varlığımızda meydana gelen olayların gözlenmesi: Bu da düşünce ile sağlanır. Locke’a göre, bütün bilgilerimiz, eşya ve olaylar hakkındaki fikirlerimiz bu iki kanalla meydana gelir. Düşünme tamamıyla duyuma bağlıdır. Biz istesek de istemesek de duyu organlarımıza gelen varlıkların duyumları zihne girer.