Hz. Muhammed’in Peygamberlikten Önceki Hayatı
571’de Mekke’de doğan son peygamber Hz. Muhammed’in annesi Amine, babası Abdullah’tır. Halime adlı süt annesi tarafından büyütülen Hz. Muhammed annesinin ölümü üzerine önce dedesi Abdülmuttalip sonra da amcası Ebu Talip tarafından himaye edildi.
Ticaretle uğraşan amcasının yanında ticaret kervanlarında çalışan Hz. Muhammed, genç yaşta doğruluğu ve dürüstlüğü ile ün kazandı. Kendisine Muhammed-ül Emin denildi. Mekke’de zayıfları korumak ve adaleti sağlamak için kurulan “Hilful Fudül” örgütlenmesine katılmıştır.
25 yaşında iken Hz. Hatice ile evlendi. Bu evlilikten doğan 6 çocuktan Hz. Fatma dışındakiler çocuk yaşta öldüler.
Hz. Muhammed’in Peygamberliği ve İslamiyetin Yayılışı
Hz. Muhammed’e Nur Dağı’nda bulunan Hira Mağarasında 610 yılının Ramazan ayının 27’sinde ilk vahiy geldi. Hz. Muhammed bu gelişmeyi en yakınlarına anlattı. Kendisine ilk inananlar eşi Hz. Hatice, azatlı kölesi Zeyd, yeğeni Hz. Ali ve yakın arkadaşı Hz. Ebu Bekir’di.
Üç yıl sonra ikinci ayetin gelişiyle Hz. Muhammed, insanları İslam dinine davet etmeye başladı. Mekke’de putlara tapan müşrikler önceleri İslam inancına tepki göstermediler. Ancak bu yeni din, insanın yaratılış tabiatına en uygun dinsel inanıştı. İnsanlar arası eşitlik öngören, devlet ve toplum düzeninden yana olan, kadınlara değer veren, her insanın toplum içinde en üst makamlara yükselebilmesine imkân
tanıyan bu yeni dinin öğretilerinin Mekke’de Araplar arasında hızla yayılması müşrikleri öfkelendirdi. İslamiyete tepki gösteren müşrikler Müslümanlarla ticaret yapmamaya, onları toplumdan dışlamaya, üzerlerinde baskı ve zulüm oluşturmaya yöneldiler. Hatta bazı Müslümanları şehit ettiler.
Bu eziyetler karşısında Hz. Muhammed bir grup Müslüman’ın Habeşistan’a göçüne izin verdi. (615 ve 616) 619 yılı Müslümanlar açısından hüzün yılı olarak kabul edildi.
Hz. Muhammed bu yıl eşi Hz. Hatice ve amcası Ebu Talibi kaybetti. Yine 619 yılında Hz. Muhammed hac mevsiminde Kâbe’yi ziyarete gelen altı Medineli ile Akabe denilen yerde görüştü ve onların İslamiyete girişlerini sağladı. 621 ve 622 yıllarında I. ve II. Akabe Görüşmeleriyle 100”e yakın Medineli, Müslüman oldu ve İslamiyeti Medine’de yayacaklarını belirttiler.
Hicret ve İslam Devleti’nin Kuruluşu
Mekkeli müşrikler Hz. Muhammed’in öldürülmesiyle İslam tehdidinin ortadan kalkacağını düşündüler ve suikast planladılar. Kan davası yaşanmaması için her kabileden bir kişi seçtiler. Ancak Hz. Muhammed, yakın arkadaşı Hz. Ebu Bekir’le birlikte, tüm Müslümanların Medine’ye göçünün ardından Medine’ye doğru yola çıkarak suikastten kurtuldu. Müslümanların Mekke’den Medine’ye bu göçüne Hicret
denilir (622).
Medine Sözleşmesi: Hicret sonucunda Medine’de yaşayan Arap kabileleri gerek kendi aralarında gerekse Yahudilerle çatışma içindeydi. Müslümanların katılımıyla iyice zorlaşan toplumsal barışı sağlamak için din ve vicdan hürriyeti, hak ve sorumluluklar ile Medine’nin ortak savunulmasını içeren sözleşme imzalandı.
Medine’de yaşayan Müslümanlarla Hristiyanlar ve Yahudiler arasında 47 maddeden oluşan Medine Sözleşmesi (Vatandaşlık Sözleşmesi) imzalandı. Anayasal nitelik taşıyan bu sözleşme, Medine’de siyasal bir birlik oluşturma amacı da taşımaktaydı. Özellikle gayrimüslimlerin uyacakları kurallar belirlendi. Bu gelişmeler Hicret’ten sonra Medine’de İslam Devleti’nin kurulduğunun göstergesidir.
Hz. Muhammed Dönemi Siyasi Olayları
Bedir Savaşı (624)
Hz. Muhammed zafer sonrasında esirlere yönelik muameleler ve ganimetin nasıl bölüşüleceğini belirterek İslam Savaş Hukuku’nun doğuşunu sağladı. Medine Sözleşmesi’ne uymayan Kaynuka Yahudi kabilesi Medine’den çıkarıldı. Müslümanlarla Mekkeli müşriklerin ilk savaşıdır.
Uhud Savaşı (625)
Bedir Savaşı’nın intikamını almak isteyen Mekkeliler 3000 kişilik bir orduyla Müslümanlar üzerine yürüdü. Hz. Muhammed’in yaralandığı bu savaşta Müslümanların önde gelen bazı isimleri şehit düştü.
Savaştan sonra Mekkelilerle iş birliği yapan Beni Nadir Yahudileri Medine’den sürüldü.
Hendek Savaşı (627)
Mekkeli müşrikler İslamiyeti ortadan kaldırmak için Medine üzerine yürüdü. Bu savaş Müslümanların son savunma, Mekkelilerin ise son saldırı savaşıdır. Putperestlere destek çıktığı düşünülen Beni Kureyza Yahudileri Medine’den çıkarıldı. Müslümanlar Medine’yi savunabilecek bir güce eriştiklerini gösterdi.
Hudeybiye Antlaşması (628)
Müslümanlar Kâbe’yi ziyaret etmek için 1500 kişiyle yola çıktılar. Mekkeli müşriklerin karşı çıkması üzerine görüşmeler gerçekleştirildi ve bu antlaşma imzalandı. Buna göre Müslümanlar Kâbe’yi gelecek sene ziyaret edecek ve Medine’deki Müslümanlardan Mekke’ye sığınanlar Medine’ye dönemeyecek, ancak reşit olmadan Müslüman olan ve Medine’ye sığınanlar Mekke’ye gönderilecektir.
Hudeybiye Antlaşması’yla Mekkeliler İslam Devleti’nin varlığını kabul ettiler. Müslümanlarla Mekkeli müşrikler arasındaki ilk barış antlaşmasıdır.
Hayber Kalesi’nin Fethi (629)
629 yılında Hayber Kalesi Yahudilerden alınarak ilk fetih hareketi gerçekleştirildi. Böylece hem Şam ticaret yolunun güvenliği sağlandı hem de ilk kez cizye vergisi uygulamasına geçildi. Ayrıca ürün vergisi uygulaması başlatıldı.
Mute Savaşı (629)
Gönderilen elçinin öldürülmesi üzerine Gassaniler üzerine yürüyen İslam ordusu Bizans’ın çok daha kalabalık bir ordu göndermesiyle zor durumda kaldı. Halit Bin Velid, yaşanan bu ilk Müslüman-Bizans savaşı olan Mute Savaşı’nda kuşatmayı yararak orduyu Medine’ye geri getirmeyi başardı.
Mekke’nin Fethi (630)
Mekkeli müşriklerin Hudeybiye Antlaşması’na aykırı hareket etmesi Mekke’nin fethi için koşulları uygun hâle getirdi. İslamiyete direnişin sembolü olan bu şehrin fethiyle Kâbe putlardan arındırılmıştır.
Huneyn Savaşı ve Taif Seferi (630)
Burada yenilen putperest kabileler bu kez Taif şehrine sığındılar. Müslümanlar 630’da kenti kuşattılar ancak alamadılar. Taifliler 631’de topyekün Müslüman oldular.
Tebük Seferi (631)
Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu’nun büyük bir orduyla Arap Yarımadası üzerine sefere çıktığı söylentisi üzerine Müslümanlar büyük bir orduyla Tebük’e kadar ilerledi. Haberin asılsız olduğunun öğrenilmesiyle geri dönüldü. Bu sefer Bizans’a bağlı Gassanilerin Müslüman olmalarını sağladı.
Veda Haccı
Hz. Muhammed kalabalık bir Müslüman grubuyla hac görevini yerine getirmek için Mekke’ye gitti. Burada on binlerce Müslüman’a hitaben yaptığı konuşmada Allah’tan başka ilah bulunmadığını, tüm Müslümanların kardeş olduğunu ve Kur’an-ı Kerim’in tamamlandığını belirtti. Hac dönüşünde Medine’de rahatsızlandı ve evinde vefat etti. Mescid-i Nebevi’nin Ravza-i Muhattara adı verilen bölümüne defnedildi.