Eski Çağ medeniyetlerinde toplumlar, sınıflara ayrılmış bir şekilde organize edilmiştir. Bu sınıflar arasında yönetenler ve savaşanlar, toplumların sosyal, ekonomik ve siyasi yapılarında önemli roller oynamıştır. Yönetenler genellikle krallar, imparatorlar ya da soylu sınıf üyelerinden oluşurken, savaşanlar ise orduların bel kemiğini oluşturan askerler ve savaşçı sınıftan meydana gelmiştir.
Eski Çağ’da Yönetenler ve Savaşanlar
Mezopotamya Medeniyet Havzası
Mezopotamya, Fırat ve Dicle nehirleri arasındaki bölgeyi tanımlamak için kullanılmıştır. Zengin su kaynakları ve verimli toprakları sayesinde, bu bölge tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bölge, ticaret yolları üzerinde yer alması ve tarımsal zenginliğiyle dünya uygarlığına önemli katkılar sağlamıştır.
Sümerler
- Tarih: MÖ 4000 – 2350 yılları arasında etkili olan Sümerler, dünya uygarlığına yazıyı kazandırarak büyük bir miras bırakmışlardır.
- Sümerler, şehir devletleri (site) halinde örgütlenmiştir. Şehir devletleri ensi veya patesi denilen rahip-kral tarafından yönetilirdi.
- Güney Mezopotamya’da Basra Körfezi’nin kuzeyinde yer alan başlıca Sümer şehirleri: Ur, Uruk, Kiş, Umma, Eridu, Nippur ve Lagaş’tır.
- Sami kökenli Akad kralı Sargon, Uruk kralı Lugalzagesi’yi yenerek Sümer egemenliğine son vermiştir. Ancak Sümer kültürel etkisi Mezopotamya’da uzun süre devam etmiştir.
- Sümer şehirleri zamanla gelişmiş, savunma sistemleri ve düzenli ordular kurmuştur. Savaş arabaları ve çeşitli silahlar (ok, yay, balta, kalkan) kullanmışlardır.
Akadlar
- Tarih: MÖ 2350 – 2150 yılları arasında etkili olan Akadlar, ilk merkezi imparatorluğu kurmuşlardır.
- Akad kralları, Sümer şehir devletlerini ele geçirerek büyük bir krallık kurmuşlardır. Akad kralları Sargon ve Naram-Sin en ünlü yöneticileridir.
- Başkent: Akadların başkenti, bugünkü Suriye topraklarında bulunan Agade’dir.
- Akadlar, geniş bir coğrafyada “dünyanın dört bir yanına” yayılarak etkili bir imparatorluk haline gelmiştir.
- MÖ 2150’lerde, Akadlar, doğudan gelen Gutiler tarafından yıkılmıştır.
Asurlular
- Tarih: MÖ 21. yüzyılda kent devleti olarak kurulmuşlar, zamanla Kuzey Irak topraklarına egemen olmuşlardır.
- Asurlular ticaret kolonileri kurarak ticarette etkili olmuşlar ve çivi yazısını Anadolu’ya taşımışlardır.
- Yeni Asur Dönemi: Savaş ve diplomasi gücünü iyi kullanarak büyük bir imparatorluğa dönüşmüşlerdir.
- MÖ 612’de Med ve Babil saldırıları sonucunda başkent Ninova’nın yıkılmasıyla imparatorluk son bulmuştur.
Babilliler
- Tarih: MÖ 20. yüzyılda Babil kentini merkez edinerek etkinlik göstermişlerdir.
- En ünlü kral: Hammurabi, ünlü kanunları ve reformları ile Babil’i güçlendirmiştir.
- Hammurabi’nin ölümünden sonra, Babil Asur’un egemenliğine girmiş, MÖ 539’da Persler tarafından yıkılmıştır.
Mısır Medeniyet Havzası
- Coğrafi Konum: Mısır medeniyeti Nil Nehri etrafında kurulmuştur. Bu bölge, doğu ve batı yönündeki çöllerle korunmuş ve izole bir şekilde gelişmiştir.
- Tarımsal Etkinlik: Nil’in suladığı verimli topraklar tarımı desteklemiş ve uygarlık bu sayede gelişmiştir.
- MÖ 3000’lerde Yukarı ve Aşağı Mısır birleşmiş, krallık yönetimi başlamıştır. MÖ 15. yüzyıldan itibaren firavunlar mutlak gücü elinde toplamıştır.
- Ordu ve Askeri Yapı: Mısır ordusu profesyonel bir yapıdadır, savaş arabaları ve metal silahlarla donatılmıştır.
- Ekonomi ve Ticaret: Nil Nehri’ne dayalı tarım, ticaret ve savaşlarla Mısır ekonomisi büyümüştür.
Anadolu Medeniyet Havzası
- Anadolu, coğrafi konumuyla Mezopotamya, Mısır ve Akdeniz uygarlıklarıyla etkileşim içinde olmuştur. Ticaret yolları üzerinde yer alan Anadolu, zengin su kaynakları ve verimli topraklarıyla tarih boyunca önemli yerleşim alanlarından biri olmuştur.
Hititler
- Tarih: MÖ 17. yüzyıl ile 12. yüzyıl arasında, Çorum yakınlarında Hattuşaş merkezli bir imparatorluk kurmuşlardır.
- Kadeş Antlaşması: Mısırlılarla tarihin bilinen ilk yazılı barış anlaşmasını imzalamışlardır.
- Hitit Yönetimi: Hitit kralları tanrının gözü olarak görülür ve askerî, dini görevlerle donatılırdı. Kralın yetkileri oldukça genişti.
- Hitit Ordusu: Piyade ve savaş arabalarıyla donatılmış güçlü bir orduları vardı; askerler kalkan ve bronzdan yapılmış silahlar kullanırlardı.
Urartular
- Tarih: MÖ 9. yüzyılda Doğu Anadolu, Güney Kafkaslar ve Kuzey İran’da geniş bir bölgede etkinlik göstermişlerdir.
- Başkent: Başkentleri Tuspa (Van) olan Urartular, kaleler, saraylar ve sulama kanalları inşa etmişlerdir.
- Yıkılış: MÖ 6. yüzyılda Medler tarafından yıkılmışlardır.
Frigler
- Tarih: MÖ 8. yüzyılda Ege göçleri sonrası Anadolu’ya gelen Frigler, Sakarya Nehri çevresinde Frig Devleti’ni kurmuşlardır.
- Başkent: Başkentleri Ankara sınırları içerisindeki Gordion’dur.
- Yıkılış: MÖ 7. yüzyılda Kafkasya’dan gelen Kimmerler tarafından yıkılmışlardır.
Lidyalılar
- Tarih: MÖ 7. yüzyılda Gediz Ovası’nda kurulan Lidya Devleti’nin başkenti Sardes’tir (Salihli).
- Önem: Parayı kullanan ilk topluluktur ve altın kaynakları açısından zengin bir toplum olmuşlardır.
- Yıkılış: MÖ 546’da Persler tarafından yıkılmışlardır.
İyonyalılar
- Tarih: İyonyalılar, Avrupa medeniyet havzasından etkilenen bir Anadolu uygarlığıdır.
- Önem: MÖ 13. yüzyılda Büyük ve Küçük Menderes nehirleri civarında şehir devletleri kurmuşlardır.
- Şehir Devletleri: Efes, Milet, Foça, İzmir, Samos, Sakız adası bu şehir devletlerinden bazılarıdır.
- Ekonomi ve Ticaret: Anadolu’nun batısında deniz ticareti ile zenginleşmişlerdir.
Avrupa Medeniyet Havzası
- Sami dillerinde güneşin battığı yer anlamındaki “erep” kelimesinden türeyen Europa adı, Yunan dilinde kullanılmaya başlanmıştır. Avrupa, kuzeyde Arktik Okyanusu, batıda Atlas Okyanusu, güneyde Akdeniz ve doğuda Asya ile çevrili bir kıtadır.
Yunan Şehir Devletleri
- Konum: Ege Denizi kıyısında kurulan Yunan şehir devletleri, Avrupa medeniyetinin temellerine önemli katkılarda bulunmuşlardır.
- Önemli Şehir Devletleri: En bilinen Yunan şehir devletleri Atina ve Sparta’dır.
- Savaş ve Barış: Dış tehditlere karşı birlikte hareket eden Yunan şehir devletleri, barış dönemlerinde genellikle kendi aralarında mücadele etmişlerdir. Özellikle Atina ve Sparta, deniz ve kara gücüyle tanınmış, bu iki şehir devleti arasında yapılan savaşlar Yunanistan’da siyasi birliğin sağlanmasını engellemiştir.
Romalılar
- Roma Krallığı ve Cumhuriyet: MÖ 756’da kurulan Roma Krallığı, MÖ 509’da bir isyan sonucunda cumhuriyete geçiş yapmıştır. Cumhuriyet Dönemi, MÖ 27’de yerini imparatorluk dönemine bırakmıştır.
- Yayılmacılık ve Sınırların Genişlemesi: Roma, yayılmacı bir politika izlemiş ve dünyanın en büyük imparatorluklarından biri haline gelmiştir.
- İkiye Ayrılma: MS 395’te Doğu ve Batı Roma olarak ikiye ayrılan imparatorluk, Batı Roma’nın MS 476’da çöküşüyle sona ermiştir. Doğu Roma ise 1453’te İstanbul’un fethiyle tarihe karışmıştır.
- Sosyal Yapı: Roma toplumu, sınıfsal bir yapıdaydı ve vatandaşlar arasındaki sosyal farklılıklar belirgindi.
- Hukuk ve Yönetim: MÖ 509’da Roma’da monarşi sona ermiş, senato ve konsüller ile yönetim oluşturulmuştur. İmparatorluk döneminde, senatonun gücü zayıflamış ve yönetim merkezi imparatorun eline geçmiştir.
- Hristiyanlık: Roma İmparatorluğu, Hristiyanlığı kabul eden ilk büyük devletlerden biri olmuş, 308’de resmî din olarak kabul edilmiştir.
Roma Lejyonları ve Askeri Düzen
- Roma, güçlü ve disiplinli ordusuyla tanınmıştır. Yurttaş askerler, piyadelerden oluşan bir ordunun temelini oluşturmuşlardır. Zamanla orduya paralı askerler alınmış ve bu birimlere lejyon adı verilmiştir.
- Roma askerleri miğfer, zırh, kalkan ve mızraklarla donatılmış, kaplumbağa düzeni gibi taktiklerle savaşta büyük avantaj sağlamışlardır.
Makedonlar
- Tarih: MÖ 12. yüzyılda Dor göçleri sonrasında kurulan Makedonya, II. Philip döneminde Yunanistan’ın büyük bir bölümüne egemen olmuştur.
- Büyük İskender: Philip’in oğlu Büyük İskender, MÖ 4. yüzyılda Pers İmparatorluğu’nu yenerek Asya’ya kadar uzanan büyük bir imparatorluk kurmuştur.
- Kültürel Etki: İskender, Doğu ve Batı kültürlerini birleştirerek Hellenistik dönemin temellerini atmıştır. İskender’in ölümünden sonra komutanları, topraklarını Diadokhlar arasında paylaşmışlardır.
Türkistan Medeniyet Havzası
- Coğrafya: Türkistan, kuzeyde Baykal Gölü’nden güneyde Hazar Denizi’ne kadar uzanan bölgeyi ifade eder.
- Türkler: Konar-göçer bir yaşam süren Türkler, güçlü bir federasyon sistemi kurmuş ve teşkilatçı yapılarıyla örgütlenmişlerdir.
İskitler
- Tarih: MÖ 9. yüzyılda Türkistan’da yaşayan İskitler, göçebe bir yaşam sürmüşlerdir. Kıtlık ve savaşlar sonucu Karadeniz’in kuzeyine kadar yayılmışlardır.
- Askeri Yapı: Atlı savaşçılarıyla bilinen İskitler, Anadolu ve Mezopotamya’da süvari birliklerinin kullanılmasına öncülük etmişlerdir. Atlı savaşçı teknikleri, savaş tarihinde büyük bir yenilik olmuştur.
Asya Hunları
- Tarih: Orta Asya’da bilinen ilk Türk devleti olan Asya Hun Devleti, MÖ 220 yılında kurulmuştur.
- Mete Han: MÖ 209’da başa geçen Mete, düzenlediği seferlerle Çin İmparatorluğu’nu yenilgiye uğratmış ve Asya Hun Devleti’ni güçlendirmiştir.
- Bölünme: Asya Hunları, Çin entrikaları ve taht kavgaları nedeniyle Güney ve Kuzey Hunları olmak üzere ikiye ayrılmışlardır.
Asya Hun Devleti, Türk tarihinde ordu düzeni ve devlet teşkilatı açısından büyük bir öneme sahiptir. Çin kaynaklarına göre Hunlar hakkındaki ilk bilgiler MÖ 318’e dayanmaktadır. Devletin bilinen ilk hükümdarı Teoman’dır. Eski Türklerde “il” (devlet) kavramı; bağımsızlık, vatan, halk ve töre üzerine kurulmuştur.
Kağanlık Sistemi:
Kağan ölünce yerine oğlu veya kardeşi geçmekteydi, ancak taht kavgaları istikrarsızlığa yol açabiliyordu. Askeri alanda ise ordu, onlu sisteme göre düzenlenmiştir. Mete Han bu sistemle orduyu organize ederek, Turan taktiğini başarıyla uygulamıştır.
Hun ordusu yay, mızrak, kılıç ve süvari birlikleriyle donatılmıştır. Mete’nin MÖ 209’da Türk ordusunu yapılandırması, modern Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kuruluş günü olarak kabul edilir.
Çözümlü Örnek Test Soruları
Soru 1:
Eski Çağ medeniyetlerinde yöneten sınıf genellikle hangi unvana sahipti?
A) Kral
B) Rahip
C) Komutan
D) Tüccar
E) Zanaatkar
Çözüm:
Eski Çağ medeniyetlerinde yöneten sınıf genellikle krallar ya da hükümdarlardan oluşmaktaydı. Bu hükümdarlar, hem siyasi hem de dini otoriteyi ellerinde bulunduruyorlardı. Kral veya imparator unvanları bu dönemin yönetici sınıfını temsil eder.
Cevap: A
Soru 2:
Eski Çağ’da yöneticiler ordularını yönetirken genellikle hangi amaçla savaş açarlardı?
A) Tarım faaliyetlerini desteklemek için
B) Yeni topraklar fethetmek ve gücü artırmak için
C) Ticaret yollarını korumak için
D) Nüfus kontrolü sağlamak için
E) Kültürel etkinlikleri artırmak için
Çözüm:
Eski Çağ’da yöneticiler, yeni topraklar fethetmek ve gücü artırmak amacıyla ordularını yönetirlerdi. Fetihler, hem ekonomik zenginlik hem de siyasi otoritenin genişlemesi anlamına gelirdi.
Cevap: B
Soru 3:
Eski Çağ medeniyetlerinde savaşçı sınıfın toplumdaki en önemli rolü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tapınakların inşasında görev almak
B) Halkı eğitmek
C) Ülkeyi dış tehditlere karşı savunmak
D) Ticaretle uğraşmak
E) Sanatsal faaliyetleri geliştirmek
Çözüm:
Savaşçı sınıfın en önemli rolü, ülkeyi dış tehditlere karşı savunmak ve fetihler yaparak ülkenin topraklarını genişletmekti. Bu sınıf, toplumun güvenliğini sağlamak ve yönetici sınıfa hizmet etmek için önemli bir konumdaydı.
Cevap: C
Soru 4:
Aşağıdakilerden hangisi Eski Çağ medeniyetlerinde kralların otoritesini güçlendiren en önemli unsurlardan biridir?
A) Ticaret yollarının kontrolü
B) Ordu üzerindeki tam kontrol
C) Tarımsal üretimin artırılması
D) Halkın zanaat ile uğraşması
E) Dini liderlerin etkisinin azalması
Çözüm:
Eski Çağ medeniyetlerinde kralların otoritesini güçlendiren en önemli unsur, ordu üzerindeki tam kontrolleriydi. Orduyu yönetmek, hem iç hem de dış tehditlere karşı güvenliği sağlamada ve fetihler yapmada önemli bir avantaj sağlıyordu.
Cevap: B
Soru 5:
Eski Çağ’da yöneticilerin dini lider olarak kabul edilmeleri hangi duruma işaret eder?
A) Dinin sadece rahiplerin tekelinde olmasına
B) Yöneticilerin hem siyasi hem de dini otoriteyi elinde bulundurmasına
C) Ticaret yollarını kontrol etmelerine
D) Sanatsal faaliyetlerin yöneticiler tarafından desteklenmesine
E) Askeri yönetimin zayıf kalmasına
Çözüm:
Eski Çağ’da yöneticilerin dini lider olarak kabul edilmeleri, onların hem siyasi hem de dini otoriteyi elinde bulundurduklarını gösterir. Bu durum, yönetici sınıfın toplum üzerindeki etkisini daha da güçlendirirdi.
Cevap: B