Tek başına anlam taşımayan ancak bir isim ya da fiil sözcüğe eklenerek yeni sözcükler türeten ya da eklendiği sözcüğe durum, ilgi, nicelik, zaman ve kişiyle ilgili anlamlar katan ses birliklerine “ek” denir.
Ekler yazılırken başlarına bir kısa çizgi (-) konulur.
Bütün dünya dilleri göz önünde tutulursa genelde üç türlü ek olduğu görülür: ön ek, iç ek, son ek. Türkçede ön ve iç ek yoktur. Biçim bakımından Türkçe “son ekli” bir dildir. Yani Türkçede ekler, köklerden sonra gelir.
Üstelik bir köke art arda birden çok ek getirilebilir.
Eklerin Özellikleri
Ekler, anlamları olmadığı için tek başlarına kullanılamazlar.
Eklerin yapısı bir ya da birden çok sesten oluşur. Tek sesli bir ek, ünlü olabileceği gibi ünsüz de olabilir.
Eklerin büyük bölümü tek hecelidir.
Bir ek, başka bir ekle birleşerek yeni bir ek oluşturabilir. (-mek+siz+in > meksizin)
Herhangi bir sözcüğe farklı ekler getirilebilir; aynı ek, farklı sözcüklerle kullanılabilir.
Ekler ses açısından eklendikleri sözcüğün —birkaçı dışında— ses uyumuna uyarlar. Ünlü uyumlarından dolayı bazı eklerin sekiz biçimi vardır. Örneğin -CI eki “-cı, —ci, —cu, —cü, —çı, —çi, —çu, -çü” olmak üzere sekiz değişken biçime sahiptir.
Türkçede ön ek ve iç ek yoktur.
Ekler, eklendikleri sözcüklerin türünü değiştirebilirler.
Türkçede ekler “çekim” ve “yapım” eki olmak üzere iki gruba ayrılır.
Yapım ve çekim ekleri kendi aralarında belirli bir sıraya uyar. Yapım ekleri, çekim eklerinden önce gelir. Ancak “anne—m—gil”, “baba-m-sız , gün-de-lik” örneklerinde olduğu gibi istisnai durumlar söz konusudur.
Eylem çekim eklerinde önce kip, sonra soru ve kişi ekleri gelir.
İsim çekim eklerinde önce iyelik, sonra durum ve soru eki gelir.
Ek çeşitleri
Türkçede eklerin birbirinden iki ayrı görevi vardır: Biri, köklerden yeni sözcükler türetmek; ikincisi, eklendikleri sözcüğe cümle içinde işlerlik kazandırmak.
Ekler “çekim” ve “yapım” eki olmak üzere ikiye ayrılır.
Yapım eki, eklendiği köklerden başka anlamlar kazanmış yeni sözcükler türetir.
Çekim eki ise, bir sözcüğü başka sözcüklerle ilişkili duruma getirerek onun cümle içindeki görevini belirler.
Hepsi güzel açıklanmış, ellerinize sağlık