İnsanda deri dokunma duyusu organıdır. Dokunma duyusu mekanik reseptörlerle gerçekleştirilir. Derinin, dışarıdan gelen uyarıları algılama dışında vücudu hasar ve enfeksiyonlara karşı koruma, vücudun su kaybını önleme, atık madde (ter) salgılama, vücut sıcaklığının düzenlenmesine yardımcı olma, güneş ışığının etkisiyle D vitamininin ön maddesini üretme gibi fonksiyonları da vardır.
DERİNİN YAPISINI OLUŞTURAN DOKULAR
Derinin yapısında epitel doku ve bağ dokusu olmak üzere iki temel doku bulunur. Üst deri ve alt deriyi daha iyi anlayabilmek için bu dokular üzerinde duralım.
Epitel Doku
Vücudun yüzeyini, vücut İçindeki boşlukları ve organları örten dokudur. Epitel doku, sıkıca paketlenmiş ve birbirleriyle kaynaşmış hücre tabakalarından meydana gelir. Böylece hastalığa yol açan mikroorganizmaların vücut içine girmesine, yaralanmalara ve sıvı kaybına engel olur. Epitel dokuda kan damarları ve sinirler bulunmaz. Hücreler, alttaki bağ dokuda bulunan kılcal damarlardaki kandan difüzyonla beslenir. Epitel doku bulunduğu yere göre koruma, salgı yapma, duyu alma gibi görevler üstlenir. Bu görevlerine göre de örtü epiteli, salgı epiteli ve duyu epiteli olarak adlandırılır.
Örtü epiteli vücudun dış yüzeyi ile mide, bağırsak, kan damarı gibi organların iç yüzeyinde bulunur. Bağırsaklardaki emilim de bu hücreler tarafından gerçekleştirilir. Örtü epiteli İçerdiği hücre tabakasına göre “tek katlı örtü epiteli” ve “çok katlı örtü epiteli” şeklinde gruplara ayrılır. Hücrelerinin şekillerine göre de “yassı örtü epiteli”, “kübik örtü epiteli” ve “silindirik örtü epiteli” olarak sınıflandırılır.
Salgı epiteli bazı maddeleri salgılama işlevi görür. Bu epitelin hücreleri belirli bölgelerde kümeleşerek salgı bezlerini meydana getirir. Ter, tükürük, gözyaşı gibi salgılar dış salgı bezlerinden (ekzokrin bez); tiroksin, İnsülin gibi hormonlar İç salgı bezlerinden (endokrin bez) salgılanır.
Duyu epiteli dış ortamdan gelen fiziksel ve kimyasal uyarıları alacak şekilde özelleşmiş hücrelerden oluşur. Örneğin dildeki tada duyarlı reseptörler uyarıları almak İçin özelleşmiş epitel doku hücreleridir.
Bağ Dokusu
Bağ dokusu vücudun hemen her yerinde bulunur. Birçok doku ve organın arasını doldurarak onları bir arada tutma ve destekleme işlevini yapar. Bağ dokusu, epitel dokunun aksine, hücreler arası madde içinde dağınık olarak dizilmiş hücrelerden oluşur. Bağ dokusunun hücreleri fibroblastlar, makrofajlar, mast hücreleri, plazma hücreleri ve melanositlerdir. Aşağıda bu hücrelerin temel işlevleri verilmiştir.
Fibroblastlar: Bağ dokusunun liflerini oluştururlar.
Makrofajlar: Vücuda giren yabancı maddeleri fagositozla ortadan kaldırırlar.
Mast hücreleri: Heparin ve histamin gibi kimyasal maddeleri salgılarlar. Heparin kanın damar içinde pıhtılaşmasını önleme, histamin ise iltihabi ve alerjik durumlarda kan damarlarının geçirgenliğini artırma görevlerini yapar.
Plazma hücreleri: B lenfositleri denilen akyuvarların farklılaşmasıyla oluşan bu hücreler, antikor denilen proteinleri üreterek bağışıklıkta görev yaparlar.
Melanositler: İçerdikleri melanin pigmenti sayesinde deriye renk verirler.
Bağ dokusunda hücreler arası maddenin önemli elemanları, bulundukları dokuya esneklik ve direnç sağlayan protein liflerdir. Bunlar kollajen lifler, ağsı (retiküler) lifler ve elastik lifler olmak üzere üç çeşittir.
Dikkat: Kemik, kıkırdak, kan ve yağ dokusu bağ dokusunun özelleşmesiyle oluşmuş dokulardır. Kemik, kıkırdak ve kan dokuları bundan sonra göreceğimiz sistemler konusunda yeri geldikçe anlatılacaktır.
Yağ dokusu, yağın vücutta depo edilmesini ve enerji kaynağı olarak kullanılmasını sağlar. Deri altındaki yağ dokusu ısı kaybını önleyerek canlıyı soğuğa karşı korur. İç organların aralarında bulunan yağ dokusu ise onlara desteklik ve koruyuculuk yapar.
DERİNİN YAPISI
İnsanda deri iki kısımda İncelenir. Bu kısımlar üst deri (epidermis) ve alt deri (dermis) olarak adlandırılır. Üst deri çok katlı örtü epitelinden meydana gelir. Bu kısımda kan damarları ve sinirler bulunmaz. Epidermisin üst kısmına korun tabakası denir. Burada keratinleşmiş ölü hücreler yer alır. Korun tabakası, parmak uçlarında kalınlaşarak keratinden yapılmış tırnakları oluşturur. Korun tabakası deriyi çeşitli dış etkilere karşı koruma görevi yapar. Korun tabakasının altında canlı hücrelerden oluşan malpigi tabakası bulunur. Deriye rengini veren melanin pigmenti bu tabakadaki hücreler tarafından sentezlenir. Alt deri epidermisin altındaki kalın bağ dokusu tabakasıdır. Bu kısımda kan damarları ve sinirler yer alır. Alt deride ayrıca elastik ve kollajen lifler, ter bezleri, yağ bezleri, kıl kökleri ve duyu reseptörleri bulunur.
DERİDEKİ RESEPTÖRLER
Deride bulunan reseptörler dokunma, basınç, sıcaklık ve ağrı gibi duyuları algılarlar. Bu reseptörlerin vücuttaki dağılımları homojen değildir. Örneğin dokunmayı algılayan reseptörler dudaklarda ve parmak uçlarında yoğundur. Basıncı algılayan reseptörler daha çok el ve ayağın alt deri tabakasında yer alır. İç organların duvarları da basınç reseptörleri içerir. Sıcağa ya da soğuğa tepki veren sıcaklık reseptörleri, yaygın olarak dağılmış olmalarına rağmen özellikle dudaklar, ağız ve ağzın çevresinde yoğun olarak bulunurlar. Sıcaklık reseptörlerini ısı akışı uyarır. Isı deriden cisme doğru akıyorsa nesne soğuk, cisimden deriye doğru akıyorsa nesne sıcak olarak algılanır. Ağrı reseptörleri deride ve İç organların birçoğunda bulunan sinir lifi uçlarıdır. Serbest sinir uçları da denilen bu reseptörlerin farklı grupları aşırı sıcağa, basınca ve zarar görmüş dokulardan salgılanan özel kimyasal bileşiklere tepki verir. Ağrı uyarısı, savunma davranışını oluşturduğu İçin önem taşır.