Doğal Kaynaklardan Suyun Yanlış Kullanılmasına Örnekler
1- Aral Gölü
Doğal kaynaklarının yanlış kullanılması pek çok çevre felaketini oluşturmaktadır. Doğal yollarda oluşan Aral Gölü 1960’lı yıllarda dünyanın dördüncü
büyük gölüyken 2000’li yıllarda çöle dönüşmüştür. Göldeki eski balıkçı tekneleri şimdi kumullar üzerinde bir enkaz halindedir. Kazakistan ve Özbekistan arasında yer alan Aral Gölü’nün kurumasında beslenmesinde iki önemli akarsu olan Amuderya ile Siriderya’nın üzerine yapılan barajlar, yanlış sulama teknikleri ve aşırı su çekilmesi sonucunda, Aral Gölü’ne ulaşmadan tükenmesidir. Önemli su kaynaklarıyla beslenememesi, yoğun buharlaşmanın olması sebebiyle hızla kurumaya başlamıştır. Ayrıca sulamanın yapıldığı alanlarda kimyasal ilaçların aşırı kullanımı suları kirletmiş, su seviyesi düştüğünde zehirli bir çöl oluşmuştur. Bu durum son yüzyılın en büyük çevre felaketlerinden biridir.
2- Konya Havzası
Türkiye’de Konya Havzası’nda yağışların azalması, yaz mevsiminin çok sıcak geçmesi, şiddetli buharlaşma, izinsiz rastgele sondaj vurulması ve bilinçsiz su tüketimi sonucunda havza içindeki bazı göllerin ve akarsuların kurumasıyla yer altı suları giderek azalmaktadır. Önceleri metreden su çekilirken DSİ’nin açtığı son kuyulardan 300 metreden su çekilmektedir. Yer altı su seviyesinin düşmesi sonucu Tuz Gölü’nden ovaya doğru su girişi olacak ve tarım alanları çoraklaşacak ayrıca burada obruk oluşumu hızlanacaktır.
3- Mexico City
Meksika’nın Başkenti Mexico City, kurumuş bir göl tabanına kurulmuştur. Kurulduğu yapısal alanın özelliği ve yer altı sularının yüzlerce kuyudan aşırı derecede çekilmesi sonucunda şehir çökmektedir. Geniş çaplı obruklar daha büyük tehlikelerin işaretidir.
4- Telaviv
İsrail’in Telaviv şehrinde ise yer altı suyu seviyesi azalmış belli bir alanda su seviyesi deniz seviyesinin altına inmesiyle deniz suyunun yer altı suyuna karışması ciddi bir sorun oluşturmuştur. Ver altına tatlı su pompalanması kuyulardan su çekilmesinin bırakılması gibi önlemlerle sorun giderilmiştir. Eğer bu önlem alınmasaydı deniz suyu yer altı suyuna karışacak ve toprak çoraklaşacaktı.
