Bir olayı ya da durumu etkileyici bir biçimde anlatabilmek için oluşturulmuş, en az iki sözcükten meydana gelen ve genellikle mecazlı söz gruplarına
deyim adı verilir.
Örnekler
- Öğretmenimiz ödevini yapmayanlara ateş püskürdü.
–› Bu cümlede “çok öfkelenmek” kavramını ilgi çekici bir hâle getirmek için mecazlı bir söz olan “ateş püskürmek” deyimi kullanılmıştır. - Böyle burnu Kafdağı’nda insanları hiç sevmem.
–› Bu cümlede “kibirlenmek” kavramını ilgi çekici bir hâle getirmek için mecazlı bir söz olan “bumu Kafdağı’nda” deyimi kullanılmıştır. - İğne ipliğe dönmesinin sebebi meğer bu hastalıkmış.
–› Bu cümlede “çok zayıflamak” kavramını ilgi çekici bir hâle getirmek için mecazlı bir söz olan “iğne ipliğe dönmek” deyimi kullanılmıştır. - O, dünyayı tozpempe gördüğü için bu olaylardan hiç etkilenmemişti.
–› Bu cümlede “üzücü durumlara iyimser gözle bakmak” kavramını ilgi çekici bir hâle getirmek için “dünyayı tozpembe görmek” deyimi kullanılmıştır. - Böyle havalarda dağa tırmanmamamız gerektiği kulağımıza küpe olmuştu.
–› Bu cümlede “bir durumdan alınan dersi unutmamak” kavramını ilgi çekici bir hâle getirmek için “kulağına küpe olmak” deyimi kullanılmıştır.
Örnek Soru: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “göz” sözcüğü deyim içinde kullanılmamıştır?
A) Babam, gazeteleri gözden geçirdikten sonra evden çıktı.
B) Genç adam, yaptığı saygısızlık nedeniyle gözümden düşmüştü.
C) Ressamın göze çarpan tablolarından biri de “Kaplumbağa Terbiyecisi”dir.
D) Çalıların arasından geçerken küçük bir dal, gözüne batmıştı.
Çözüm: “Göz” sözcüğü “A” seçeneğinde “gözden geçirmek”, “B” seçeneğinde “gözden düşmek”, “C” seçeneğinde “göze çarpmak” deyimlerinin içinde
kullanılmıştır. Ancak “D” seçeneğindeki “gözüne batmak” sözü, deyim anlamıyla değil gerçek anlamıyla kullanılmıştır. Bu nedenle “göz” sözcüğü “D”
seçeneğinde deyim içinde değildir. Doğru cevap “D” seçeneğidir.
DEYİMLERİN ÖZELLİKLERİ
1. Deyimler, genellikle mecaz anlamlıdır ancak bazı deyimler gerçek anlamıyla kullanılır.
Örnekler
- Onun kimseye sır vermeyeceğini biliyordum.
–› Bu cümledeki “sır vermek” deyimi “sırrı başkasına söylemek” anlamında olduğu için gerçek anlamlıdır. - Sahneye çıkacağı için büyük bir heyecan duyuyordu.
–› Bu cümledeki “heyecan duymak” deyimi “heyecanlanmak” anlamında olduğu için gerçek anlamlıdır.
2. Deyimler, kalıplaşmış sözlerdir; bu nedenle sözcükleri değiştirilemez.
Örnek
Kafasına takılan sorulara hâlâ cevap bulamamıştı.
–› Bu cümledeki “kafasına takılmak” deyimi “başına takılmak” şeklinde değiştirilemez.
Dikkat: Bazı deyimlerin farklı biçimleri bulunabilir. Bu deyimlerin farklı biçimlerde kullanılması bir yanlışlık değildir.
Örnekler
- Biraz ağzını arayınca gerçek niyetini öğrendim.
–› Bu cümledeki “ağzını aramak” deyimi “ağzını yoklamak” şeklinde de kullanılabilir çünkü bu deyimin iki biçimi vardır. - Aylardır gözünde tüten ablasına sonunda kavuşmuştu.
–› Bu cümledeki “gözünde tütmek” deyimi “burnunda tütmek” şeklinde de kullanılabilir çünkü bu deyimin iki biçimi vardır. - Ağzını sıkı tutmuş, bildiklerini kimseye anlatmamıştı.
–› Bu cümledeki “ağzını sıkı tutmak” deyimi “ağzını pektutmak” şeklinde de kullanılabilir çünkü bu deyimin iki biçimi vardır.
3. Deyimler genellikle -mek/-mak” mastarıyla çekimlenir ancak bazı deyimler mastar eki almamış söz grubu ya da cümle hâlindedir.
MASTAR HALİNDE DEYİMLER
göz boyamak
burnunda tütmek
ipe un sermek
barut kesilmek
omuz silkmek
dişini sıkmak
parmaklarını yemek
SÖZ GRUBU HALİNDE DEYİMLER
aç kurt gibi
dişe dokunur
avuç içi kadar
kan ter içinde
arapsaçı gibi
kafasına göre
CÜMLE HÂLİNDE DEYİMLER
- Dostlar alışverişte görsün.
- İsmi var, cismi yok.
- Armut piş, ağzıma düş.
- Atı alan Üsküdar” geçti.
- Halebi orada ise arşın burada.
- Ayıkla pirincin taşını!
- Hık demiş, burnundan düşmüş.
4. Deyimler farklı kişilere göre çekimlenebilir.
Örnekler:
- Yaptığı son hatayla gözümüzden düşmüştü.
- Hepsi bir anda öğretmenin gözünden düştü.
–› Bu cümlelerde “gözden düşmek” deyimi farklı kişilere göre çekimlendiği için “gözümüzden düşmek” ve “gözünden düşmek” hâlini almıştır. - Bazen dilinizi tutmanız gerektiğini unutmayın!
- Yine dilimi tutamayıp istemediğim şeyler söyledim.
–› Bu cümlelerde “dilini tutmak” deyimi farklı kişilere göre çekimlendiği için “dilinizi tutmak” ve “dilimi tutmak” hâlini almıştır.
5. Deyim kalıbının arasına başka sözcükler girebilir.
Örnek Soru: “çocuklardan birinin attığı top, camı kırınca Bakkal Rasim barut kesilmişti.”
Bu cümledeki altı çizili deyimin yerine aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) yüreği yarılmak
B) zıvanadan çıkmak
C) ateş saçmak
D) küplere binmek
Çözüm: Cümlede verilen deyim, “çok öfkelenmek” anlamındadır. “B, C ve D” seçeneklerinde verilen deyimler de “çok öfkelenmek” anlamında olduğu
için cümledeki deyimin yerine getirilebilir. “A” seçeneğindeki deyim ise “çok korkmak” anlamında olduğundan cümledeki deyimin yerine getirilemez.
Doğru cevap “A” seçeneğidir.