1. Orta Çağda siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel olarak Avrupa’yı etkileyen yönetim biçimine feodalite ya da derebeylik denir.
2. Feodalite’nin doğmasında Kavimler göçüyle Avrupa’da meydana gelen siyasi boşluk, barbar krallıkların ülkelerini bir takım bölümlere ayırarak yönetmeleri, yasaların yerini, düzeni sağlamak için dini ve toprağa dayalı askeri – ekonomik güçlerin alması ayrıca küçük toprak sahipleri ve yoksulların (vassallar), korunmak amacıyla güçlülerin (süzeren – senyör) himayesine sığınmak zorunda kalmaları… gibi nedenler etkilidir.
Orta Çağ Avrupası ve Feodalite’nin Özellikleri
1. Senyörler (feodal beyler) ile ruhbanlar (din adamları) yeryüzünde tanrı gücünün temsilcileri olarak halk üzerinde yoğun bir baskı kurmuşlardı.
2. Dini kanunlar sadece soylu ve din adamlarından yana hazırlanmıştı.
3. Bilim, sanat ve özgür düşüncenin kilise ve din adamlarınca yasaklandığı skolastik düşünce hakimdir.
4. Ticaret bozulmuş ekonominin temeli tarıma dayanmıştı. Zenginliğin ölçüsü ise topraktı.
5. Kralların ve imparatorların yetkileri derebeylere geçmişti.
Önemli Not: Orta Çağ’da Avrupa’da böyle çarpık bir düzen görülürken, aynı dönemde İslam aleminde Müslümanların mülkiyet hakkı vardı. Toprak soyluların değil devletindi ama toprağı işleme hakkı halkındı. Din kurumları Avrupa’daki gibi halkın sırtından geçinmezdi tüm giderlerini vakıf topraklarının gelirleriyle karşılardı. İslam’ın emrettiği bilim ve sanat oldukça gelişmişti.
6. Orta Çağ Avrupasında halk eşitsizlik üzerine kurulmuş olan sosyal sınıflara ayrılmıştı.
7. Köylüler ikiye ayrılırdı:
- Serbest köylüler (vergi öder ve angarya işler yaparlardı).
- Köle köylüler (Serflerdir, hiçbir hakları yoktur. Toprakla alınır, satılırlardı).