Dede Korkut Hikayeleri Kimdir? 10. Sınıf


Kategoriler: 10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı, Türk Dili ve Edebiyatı
Cepokul

Özgün adı “Kitab-ı Dedem Korkut Ala Lisan-ı Taife—i Oğuz Han” (Oğuz Boylarının Dilince Yazılmış Dede Korkut Kitabı) olan kitap, edebiyatımızın en önemli eserlerinden biridir.

Dede Korkut Hikâyeleri’nin Türü

Dede Kodrut Hikâyeleri, hem destan hem de halk hikâyesi özelliği gösterir. Destan geleneğinden halk hikâyeciliğine geçiş özelliği taşır.

Dede Korkut Hikayeleri’ndeki on iki parçanın her birine hikâye denilmesine alışılmıştır. Bu parçalar, günümüz hikâye tarzına baz yönlerden benzemektedir. Yine eserdeki parçalar tam olarak hikâye sayılamaz çünkü bazı hikâyelerde inanılmaz olaylar, olağanüstü kahramanlıklar vardır. Eser, bu yönüyle destana benzemektedir. Dede Korkut Hikâyeleri, şiir ve düzyazı karışık olması yönüyle halk hikâyelerine benzemektedir.

Dede Korkut Hikâyelerindeki Hikâyeler

Eser, bir ön söz ve “boy” adı verilen 12 hikâyeden oluşmaktadır.

Dede Korkut Hikâyeleri’ndeki hikâyeler şunlardır:

  • Dirse Han Oğlu Boğaç Han Destanı
  • Salur Kazan’ın Evinin Yağmalanması Destanı
  • Bay Büre Bey-oğlu Bamsı Beyrek Destanı
  • Kazan Bey’in Oğlu Uruz’un Esir Düştüğü Destanı
  • Duha Kocaoğlu Deli Dumrul Destanı
  • Kanlı Koca-oğul Kanturalı Destanı
  • Kazınık Kocaoğlu Beg Yegenek Destanı
  • Basat’ın Tepegöz’ü Öldürdüğü Destanı
  • Begiloğlu Emren’in Destanı
  • Uşun Koca Oğlu Segrek’in Destanı
  • Salur Kazanın tutsak olup oğlu uruzun çıkardığı boy
  • İç Oğuz Dış Oğuza Asi Olup Begrek’in Öldüğü Destanı

Dede Korkut Hikâyelen”nin İçeriği

  • Eserde, 13. yüzyılda Doğu Anadolu, Azerbaycan’da yaşayan Oğuz Türklerinin yaşantılarını, kendi içlerindeki mücadele ve kavgaları, Oğuz beylerinin komşuları olan Ermeni, Rum ve Gürcülerle yaptıkları savaşları, Tepegöz ve Deli Dumrul öyküleriyse masallara ve destanlara özgü olağanüstü yaratıklarla mücadeleleri konu almıştır.
  • Eserdeki sekiz hikâyede Oğuzların düşman komşuları ile mücadeleleri, iki hikâyede kendi aralarındaki Çekişmeleri, diğer ikisinde ise insanüstü varlıklarla çatışma işlenmiştir.
  • Hikâyelerde, kahramanlık, töre ve gelenek, kadının toplumdaki eşit rolü, aşk, sadakat,
    doğruluk, erdem gibi konular işlenmiştir.
  • İslâmî unsurların yanında Türklerin İslamiyet öncesi inanışlarına ait unsurlar da vardır.
  • Eserde, olağanüstü olaylar ve gerçek olaylar iç içedir.

Dede Korkut Hikâyeleri’nin Kişileri

Hikâyelerde bütün eski Türkler gibi Oğuzlarda da feodal (derebeylik) bir devlet düzeni vardır. Hanlar Hanı Bayındır Han bu devletin başbuğudur. Sayısı kesin olarak bilinmeyen iç Oğuz ve dış Oğuz Beyleri kademe kademe bu büyük beye bağlıdırlar. Salur Kazan ise Bayındır Han’ın damadı ve beylerbeyidir.

Eserdeki kişiler, destan kişilerine benzemektedir Hikâye kahramanlarının çoğu beyler, hatunlar, bey oğulları gibi yüksek soydandır. Kişilerin bir kısmı olağanüstü güçlere sahiptir. Örneğin, Karacık Çobaaltı yüz düşmanla tek başına savaşır.

Dede Korkut Hikâyeleri’nin Biçim Özellikleri

Hikâyeler, nazım—nesir yani şiir—düzyazı karışık biçimde yazılmıştır Konuşma bölümleri nazım, anlatma kısımları nesir biçimindedir Nazım bölümlerinde kafiye ve vezin tutarlılığı tam değildir. Nesir kısımlarında secilere yer verilmiştir.

Dede Korkut Hikâyelerinde Yer ve Zaman

  • Hikâyelerdeki olaylar Oğuz ilinde gecmektedir. Eserde Oğuzların oturduğu yer, genel bir adla Oğuz ili olarak belirtilmektedir. Bu ülke, Kuzeydoğu Anadolu ve Azerbaycan toprakları üzerinde yer almaktadır. Hikâyelerin coğrafyası Erzurum, Bayburt, Kars ve Trabzon çevresinde odaklanmaktadır. Bu coğrafya Akkoyunluların yaşadığı coğrafyadır Kitapta Oğuz ülkesi “İç Oğuz” ve “Taş (Dış) Oğuz” olmak üzere ikiye ayrılmaktadır
  • Dede Korkut Hikâyeleri’nin ortaya çıkış zamanı ile yazıya geçiş zamanı birbirinden farklıdır Hikâyelerin oluş zamanı tam olarak tespit edilememektedir fakat bu hikâyeler, Oğuzların 9. ve 11. yüzyılların başlarında geçen büyük mücadeleleri konu almaktadır.
  • Kimin tarafından yazıldığı bilinmeyen eser, tahminen 15. yüzyılda yazıya geçirilmiştir.

Dede Korkut Hikâyelen”nde Dil ve Üslup

Oğuz Türkçesiyle (Eski Anadolu Türkçesi) yazılan eserin sade ve akıcı bir dili vardır.

Hikâyeler, ortak İslam medeniyeti kelimeleriyle zenginleşen, her bakımdan işlenmiş bir halk diliyle anlatılmıştır. 14 ve 15. yüzyıldaki halk dili özelliklerini yansıtır.

Eserde, yabancı kökenli sözcüklerin sayısı sınırlıdır; eserde ağırlıklı olarak Türkçe sözcükler kullanılmıştır

Eserde, aliterasyonlara, secilere, kafiye ve rediflere yer verilmiştir. Düzyazı cümleleri nazma benzemektedir. Konuşmalar, “aydur” (der, söyler) sözüyle doğrudan kahramanlar tarafından yapılmaktadır.

Hikâyelerde anlatım son derece hareketli ve canlıdır. Çok fiilli cümleler bu hareketliliği sağlamaktadır.
Oluştuğu dönemin, tarihini, kültürünü, toplum yaşayışını yansıtması yanında; dil, anlatım ve söyleyişindeki özellikleriyle de önemlidir.

Dede Korkut Hikâyeleri, biçim açısından destan ile halk hikâyelerinin özelliklerini gösterir. Hikâyelerinin hepsi aynı kalemden çıkmışçasına bir üslup benzerliği gösterir.

Dede Korkut

Dede Korkut hakkında kesin bilgiler yoktur. Dede Korkut; hikâyelerin yazarı değil, anlatıcısıdır, aynı zamanda eserdeki kahramanlar arasında yer alır.

Dede Korkut’un soyu hakkında kesin bir bilgi elde edilememekle birlikte, ön sözde Bayat Boyu’ndan olduğu geçiyor. Bazı rivayetler İshak Peygamberin soyundan olduğunu söyler. Ozan ve kamdır Kopuz çalıp, hikmetli sözler söyler Kopuzuna da kendine duyulduğu gibi saygı duyulur. Hikâyelerde veli bir kişi olarak ortaya çıkar. Gelecekten haberler verdiği söylenir. Çocuklara isim koyma, düşmana elçi gitme, akıl soranlara akıl verme, darda kalanlara yardım etme, hikâyelerin sonunda dua etme gibi görevleri vardır.

a. Ad Koyuculuk: Dede Korkut, erkek çocuklara hak ettikleri anda, ad koyma işini yapan tek kişidir Örneğin; Bir boğa öldürdüğü için han oğlunun adını Boğaç koymuştur.

b. Bilicilik: Dede Korkut, toplumda bilgisinden, biliciliğinden şüphe edilemeyen bir kişidir. Dede Korkut; sıradan insanlardan devlet adamlarına kadar herkesin saydığı ve danıştığı bilgedir, öğüt vericidir. Oğuzlar, önemli meseleleri ona danışırlar. Örneğin; Oğuz için tehlikeli olan Tepegöz’ü bilgisiyle durdurur hatta karşısına Basat’ı çıkarır ve onun yok olmasını sağlar.

c. Olağanüstü Güçlere Sahip Olma: Dede Korkut, olağanüstü güçlere sahiptir. Hikayelerde, Dede Korkut keramet sahibi biridir. Doğaüstü bir manevi güce sahiptir. Duaları Allah katında kabul olur. Örneğin; Dede Korkut, görüşmek için gittiği Deli Kaçar’ın kılıcı ile hamleye kalkışması üzerine, “Çalarsan elin kurusun!” der ve o anda Kaçar’ın eli taş kesilir.

Dede Korkut Hikayeleri’nin Yazmaları

Eserin iki nüshası (orijinal yazması) vardır. Birinci nüshası Almanya’nın Dresden Kral Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Bu nüshada on iki hikâye vardır. İkinci nüshası Vatikan Cumhuriyeti’nde Vatikan Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Vatikan nüshasında altı hikâye yer almaktadır.


Liselere Giriş Sınavı (LGS)
15 Haziran 2025 Pazar

Temel Yeterlilik Sınavı (TYT)
14 Haziran 2025 Cumartesi

Alan Yeterlilik Sınavı (AYT)
15 Haziran 2025 Pazar