<>

Cümlenin Ögeleri 11. Sınıf Edebiyat

CÜMLENİN ÖGELERİ

Cümlenin ne olduğunu ve anlam özelliklerini öğrendikten sonra cümlenin dil bilgisi ile ilgili kısmına geçebiliriz. Cümle içindeki sözcüklerin tek başlarına ya da diğer sözcüklerle grup oluşturarak yaptıkları göreve “öge” denir. Cümlenin ögelerini temel ve yardımcı olmak üzere iki grupta incelemek gerekir:

Temel Ögeler

Bir düşünceyi ya da duyguyu anlatabilmek için en az iki öge gereklidir. Bunlar yüklem ve öznedir. Bunlara cümlenin temel ögeleri denir.

1. Yüklem: Cümledeki işi, hareketi, yargıyı bildiren çekimli unsurdur. Yüklem olmadan cümle oluşmaz. İsim ya da fiil soylu sözcükler yüklem olabilir.

NOT: Yüklemi bulmak için herhangi bir soru yoktur.
Örnek: Babam yıllarca fabrikada çalıştı.(Fiil)
Kardeşimin adı, Gül’dür. (İsim)

Yüklem tek bir sözcükten oluşabileceği gibi sözcük grubundan da oluşabilir.

Örnek: Türkiye, benim vatanımdır.
Köy öğretmenleri, eğitimin melekleridir.

Cümlenin ögeleri bulunurken isim ve sıfat tamlamaları, deyimler, ikileme, unvan, sayı, tarih… vs. öbeği gibi söz öbekleri birbirinden ayrılmaz. Bütün olarak öge görevi üstlenir. Temel ya da yardımcı öge olabilirler.

Cümle Öge Türü
Oğlum yeni bir işe başvurdu. (Yüklem / Temel Öge)
Avukat Cemil Bey, bugün gelmedi. (Özne / Temel Öge)
Bulutlar boylu boyunca geziniyor. (Zarf Tümleci / Yardımcı Öge)

2. Özne: Fiil cümlelerinde yüklemin bildirdiği işi yapan kişi ya

da isim cümlelerinde yargıya konu olan unsurdur. “Kim?”
ya da “Ne?” sorusu ile bulunur.

Örnek: Anneler, çocukları için endişelenir. (Kim?)
Peynir, kemik gelişimi için önemlidir. (Ne?)

Özne Çeşitleri

a. Gerçek ve Gizli Özne

Gerçek özne, yüklemin bildirdiği yargıyı gerçekleştiren ya da yargının konusu olan varlığın cümlede açıkça ifade edilmesidir. Gizli özne ise cümlede açıkça yer almaz ancak yüklemin çekiminden anlaşılır.

Örnek: Ali, yarın bizi kahvaltıya çağırdı. (“Kim?” sorusuyla bulunan, fiil cümlesinin gerçek öznesi.)
Hava, bugün pırıl pırıl. (“Ne?” sorusuyla bulunan, isim cümlesinin gerçek öznesi.)
Basketbol maçına gitmiş. (“Kim?” sorusuyla “0″ cevabı alınır. Fiil cümlesinin gizli öznesi.)
Çok yapışkandı. (“Ne?” sorusuyla “0″ cevabı alınır. İsim cümlesinin gizli öznesi.)

b. Sözde Özne

Eylemin kim tarafından yapıldığı belli olmayan cümlelerde işten etkilenen unsura sözde özne denir. Yüklemi oluşturan fiilin “-l” ya da “-n” eki almış olması gerekir.

NOT: İsim cümlelerinde sözde özne aranmaz.
Örnek: Camlar kısa sürede sil-in-di. (Camların kim tarafından silindiği bilinmez. “Camlar” sözde öznedir.)

Sınav sonuçları açıkla-n-dı. (Sınav sonuçlarının kimin tarafından açıklandığı bilinmez. “Sınav sonuçları” sözde öznedir.)

YARDIMCI ÖGELER

1) NESNE

Öznenin yaptığı işten etkilenen ögedir.

Yükleme sorulan “neyi”, ”kimi , nereyi” ve “ne” sorularına cevap verir.

Nesne, belirtme ekini alıp alamamasına göre ikiye ayrılır.

Bir cümlede birden çok nesne kullanılabilir.

Birden çok yüklemi olan cümlelerde nesne ortak kullanılabilir.

Nesne; isim, zamir, sıfat ve isim tamlaması veya cümleden oluşabilir.

a) Belirtili Nesne

İsmin belirtme durum “-ı, -i” ekini alır.

Yükleme sorulan “neyi, kimi, nereyi” sorularına cevap verir.

Sorulur da cevap veren sözcük de belirtme ekini alır.

Cümle Sözcük Türü
İnsanın insana kulluğunu yok edin. İsim tamlaması
Daha önce hiçbirini böyle görmedim. Belgisiz zamir
Biz duyarız en büyük zevkini ruhumuzun. İsim tamlaması
Bizim diyarımız da binbir baharı saklar. Sıfat tamlaması
Babam başarısını anneme borçludur. İsim
Annesi, çürükleri dolaptan çıkardı. Adlaşmış sıfat
Beni hiçbir zaman dinlemedin. Kişi zamiri
İstediğini söyleyen istemediğini işitir. Adlaşmış sıfat

b) Belirtisiz Nesne

Yalın durumdaki nesnedir, yani isim durum eklerinden birini almaz.

Özne bulunduktan sonra, yükleme sorulan “ne” sorusuna cevap olur.

Uyarı: Yüklemi isim olan cümlelerde nesne bulunmaz fakat bazı isim cümlelerinde nesne kullanılabilir.

  • “Ben varlığımı ve başarımı sana borçluyum.” cümlesinin yüklemi olan ”borçluyum” sözcüğü isimdir, bu sebeple cümlede nesne olmaması gerekmektedir fakat cümlede geçen “varlığımı ve başarımı” sözü nesnedir.
Cümle Sözcük Türü
Gülümseyerek, “Seni seviyorum.” dedi. Cümle
Kuştan korkan darı ekmez. İsim
Belinden büyük bir bıçak çıkardı. Sıfat tamlaması
Gönül verdin derlerdi o delikanlıya. Cümle / deyim
Dün arkadaşım uzun bir mektup aldım. Sıfat tamlaması
Bugün büyük bir sanatçı kaybettik. Sıfat tamlaması
Annesine şiir kitabı hediye etti. İsim tamlaması

2) DOLAYLI TÜMLEÇ

Yüklemin bildirdiği işin, oluşun, yargının yöneldiği, bulunduğu ve ayrıldığı yeri ve yönü bildiren ögelere dolaylı tümleç denir.

Dolaylı tümleç, bazı dil bilgisi kitaplarında “yer tamlayıcısı” olarak da geçer.

Dolaylı tümleç olan sözcükler, ismin yönelme (-e hali), bulunma (-de hâli) ve ayrılma (-den hâli) durum eklerinden birini alır.

Hem dolaylı tümleci buldurmaya yönelik sorular hem de dolaylı tümleç olan sözcük ya da söz grubu durum eklerini (-e, -de, —den) mutlaka alır.

Bir cümlede birden çok dolaylı tümleç kullanılabilir.

Birden çok yüklemi olan cümlelerde dolaylı tümleç ortak kullanılabilir.

Dolaylı tümleci buldurmaya yönelik sorular şunlardır:

Ek Durumu -e Durum Eki -de Durum Eki -den Durum Eki
Kime kime kimde kimden
Neye neye ne(y)de ne(y)den
Nereye nereye nerede nereden

Aşağıdaki tablodaki cümlelerde geçen dolaylı tümleçlerin hangi sözcük türü ve söz grubu olduğu belirtilmiştir.

Cümle Sözcük Türü
Güneş girmeyen eve doktor girer. Sıfat tamlaması
Sivas yollarında geceleri kağnılar geçer. İsim tamlaması
Bir kadeh taş olur yıldızların altında. İsim tamlaması
Akıl, akıldan üstündür. İsim
Tüfeğini depoya koydular. İsim
Esvabını başkasına verdiler. Belgisiz zamir
Bin bilsen de bir bilene danış. Adlaşmış sıfat
Uzak, beyaz bir buluta benzer aşk. Sıfat tamlaması

Uyarı: Deyim kalıbı içinde yer alan “-e, -de, -den” durum eklerini alan sözcükler dolaylı tümleç olmaz.

  • Dillerde dolaşmak
  • Dile düşmek
  • Gözden düşmek

”-e, -de, -den” hâl eklerini alan her sözcük dolaylı tümleç olmaz; “neden (sebep)”, “zaman” ve “durum” anlamı katan bu ekler zarf tümleci yapar.

Cümle Görevi
Susuzluktan dudakları çatlamış. Zarf tümleci
Yazar, romana özel bir önem veriyor. Dolaylı tümleç
Akşama sizin evde olurum. Zarf tümleci
Çok ağladığından gözleri şişmişti. Zarf tümleci
Şair, ölümden söz ediyor şiirinde. Dolaylı tümleç
Haziranda, sınava gireceğim. Zarf tümleci
Sabahtan senin yanına uğrarım. Zarf tümleci
Kitaptan bir makale okudu bize. Dolaylı tümleç
Bu yıl da eylülde okullar açılacak. Zarf tümleci
Öğretmenimiz, derste romandan söz etti. Dolaylı tümleç

”-e, -de, -den” eklerini alan sözcüklerin ya da söz öbeklerinin dolaylı tümleç mi, zarf tümleci mi olduğu belirtilmiştir.

3) ZARF TÜMLECİ

Zart tümleci, ”belirteç tümleci“ olarak da adlandırılır.

Yüklemi, durum, zaman, sebep, yer—yön, miktar (ölçü / azlık—çokluk) ve soru bakımından tamamlayan sözcük ya da söz öbeğidir.

Zarf görevli sözcükler cümlede “zarf tümleci” olur.

Bir cümlede birden çok zart tümleci kullanılabilir.

Birden çok yüklemi olan cümlelerde zarf tümleci ortak kullanılabilir.

Soruları: Nasıl, niçin, ne diye, niye, neden, ne zaman, ne kadar, nereye, nere…

Cümle Sorusu
Dün beni yolda görünce sevindi. Ne zaman
Öğrencilerin hepsi dışarı çıktı. Nereye
Yazar, olayları ayrıntılarıyla anlatmış. Nasıl
Çok ağladım ben de çöllerde. Ne kadar
Dersine iyi çalışmadığından başaramadı. Niçin / neden
Ormanın içinde bir ateş birdenbire parladı. Nasıl
Gelecek hafta tatil köyüne gidecekmiş. Ne zaman

Uyarı: Yer—yön bildiren sözcükler ek almadan “nereye” sorusuna cevap verirse zarf tümleci; “-e, -de, -den” eklerini alırsa dolaylı tümleç olur, belirtme eki ”-ı, -i” ekini alırsa nesne, iyelik ekini alırsa özne olur.

Cümle Görevi
Adam, sesi duyduğu gibi aşağı indi. Zarf tümleci
Aşağısı, bugün çok karışıktı. Özne
Yaşlı kadın, aşağıyı iyice temizledi. Belirtili nesne
Kardeşi, az önce aşağıdan geldi. Dolaylı tümleç
Yukarıyı ben de çok severim. Belirtili nesne
Yukarısı, beklediğimizden çok güzeldi. Özne
Babası, ona bakmak için yukarıya çıktı. Dolaylı tümleç
Kuşları görmek için yukarı baktı. Zarf tümleci

Uyarı: İsim soylu yükleme sorulan “nasıl” sorusunun cevabı zarf tümleci olmaz, yüklemi niteleyen sıfat olur.

  • Sait Faik, etkileyici bir yazardı. (sıfat)
  • Sait Faik, etkileyici yazardı öykülerini. (zarf tümleci)

4) EDAT TÜMLECİ

Edat tümleci, “ilgeç tümleci” olarak da adlandırılır.

Yüklemi “araç , amaç”, “birliktelik”, “özgüleme” açısından tamamlayan ögedir.

Yükleme sorulan “ne ile”, “kim ile”, “ne için”, “kim için” sorularına cevap verir.

Cümle Sorusu
Dershaneye yeni arabasıyla gitti. Ne ile
Bir yaz günü geçtik Tuna’dan kafilelerle. Kim ile
Elindeki kırmızı kalemle duvarı çizdi. Ne ile
Bu kazağı sevgili annesi için aldı. Kim için
Benim için bu akşam birkaç şarkı çal. Kim için
Memleketine, bu yıl trenle gidecekmiş. Ne ile
Salatalık ve patatesleri bıçakla soydu. Ne ile
Kardeşiyle pazar günü pikniğe gitmişler. Kim ile

Uyarı: Edat tümlecini zart tümleci sayan dil bilgisi kaynakları da vardır ancak ÖSYM 2004’te sorduğu bir soruda “ilgeç tümleci” kavramını kullanmıştır, bu da ÖSYM’nin ilgeç (edat) tümlecini kabul ettiğini göstermektedir.

“İle” sözcüğü durum, “için” sözcüğü sebep anlamı kattığında zart tümleci oluşturur.

  • Yazar, özgün bir anlatımı benimsediği için çok okunuyor. (sebep)
  • Ozan, her şeyi sevgiyle dile getirir. (durum)

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Cümlenin Ögeleri 11. Sınıf Edebiyat Konu Anlatımı Örnekler Ders Notları Özet