Çok Partili Yaşama Geçiş Denemeleri ve İnkılap Karşıtı Hareketler
Çok Partili Yaşama Geçiş Denemeleri ve İnkılap Karşıtı Hareketler
Yeni Türk Devleti, halk egemenliğine dayalı olan cumhuriyet rejimi ile yönetilmektedir. Demokrasi, cumhuriyet rejiminin vazgeçilmez bir unsurudur. Demokrasi, farklı yapı ve düşüncede olan insanlara örgütlenme olanağı verir. İşte bu durum yeni Türk Devleti’nde de siyasi partilerin kuruluşuna ortam hazırlayacaktır.
Cumhuriyet Halk Fırkası (Partisi)
- I. TBMM farklı kesimlerden ve farklı düşünceleri savunan insanlardan oluşuyordu. Hepsini birleştiren ortak amaç vatanı işgallerden kurtarmak ve bağımsızlığı sağlamaktı.
- I. Mecliste siyasi partiler yoktur, ancak zamanla meclis içinde gruplaşmalar meydana gelmiştir.
- Mustafa Kemal meclisteki gruplaşmayı önleyemeyince, kendisiyle aynı düşünceleri savunanlar arasında birliği sağlamak amacıyla “Müdafaa-i Hukuk Grubu”nu kurmuştur.
- Bu grup 9 Ağustos’ta Halk Fırkası’nın tüzüğünü kabul etmiştir. 9 Eylül 1923’te Gazi Mustafa Kemal’in önderliğinde parti resmen kurulmuştur. Halk Fırkası adıyla kurulan parti 10 Kasım 1924’te Cumhuriyet Halk Fırkası adını almıştır.
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası
Kurtuluş Savaşı yıllarında Mustafa Kemal ile birlikte hareket eden arkadaşlarının bir kısmı, yapılan inkılaplara karşı çıkmış ve mecliste muhalefet grubu oluşturmuşlardır. Özellikle laiklik, inkılapçılık ve devletçilik konularında farklı düşünen Kâzım Karabekir, Dr. Adnan (Adıvar), Rauf (Orbay), Ali Fuat (Cebesoy), Refet (Bele) beylerin önderliğinde Türkiye’nin ilk muhalefet partisi olan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nı kurmuşlardır. (17 Kasım 1924)
Parti muhafazakâr ve liberal bir görüşü benimsemiş; partiyi saltanat ve hilafet yanlıları, eski ittihatçılar ve toprak ağaları desteklemiştir.
- “Parti, dini inançlara saygılıdır.” parolası inkılap hareketlerine karşı olanların, rejim karşıtlarının kısa sürede bu parti etrafında toplanmasına neden olmuştur.
- Bu gelişmeler sonucunda ülkede Cumhuriyet karşıtı Şeyh Sait Ayaklanması çıkmış; kimi parti üyelerinin de ayaklanma çıkmasında rolleri olduğunun anlaşılması üzerine 3 Haziran 1925’te Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kapatılmıştır.
Şeyh Sait isyanı (13 Şubat 1925]
Nedenleri
1. Saltanat ve halifelik yanlılarının inkılap hareketlerine karşı halkı kışkırtması
2. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının Meclisteki tutumunun rejim karşıtlarını cesaretlendirmesi
3. İngiltere’nin bu sırada görüşülmekte olan Musul Sorununu kendi lehine çözebilmek, Türkiye’yi dış politikada güçsüz bırakmak amacıyla Doğu illerindeki halkı kışkırtması
Diyarbakır, Bingöl ve Elazığ’a kadar yayılan isyanda, “Din elden gidiyor!” sloganlarıyla halk devlete karşı kışkırtılmıştır.
Not: Şeyh Sait İsyanı, cumhuriyet rejimine yönelik ilk isyandır.
Alınan Önlemler
Takrir-i Sükun Kanunu çıkarılmıştır. Bu yasa ile,
– Bölgesel seferberlik ilan edilmiştir.
– İstiklal Mahkemeleri kurulmuştur.
Not: Takrir-i Sükun Yasası ülkede asayişin sağlanması, vatanın tehlikeden korunması ve rejimin yerleşmesi için çıkarılmıştır. Hükümete geniş yetkiler tanıyan bu yasa, demokratik olmayan esaslar da içerir. Ancak yasanın amacı demokratik düzene ulaşmak ve cumhuriyet rejiminin kalıcılığını sağlamaktır. Şeyh Sait Ayaklanması Musul Sorununun Türkiye’nin aleyhine sonuçlanmasına neden olmuştur.
Şeyh Sait İsyanı’ndan sonra İstanbul Üniversitesi Talebe Birliği öğrencileri tarafından Aydınlatma Kurulu oluşturulmuştur. Kurul Anadolu’yu dolaşarak gericiliğe karşı halkı aydınlatmayı amaçlamıştır.
Mustafa Kemal’e Suikast Girişimi
Yapılan yeniliklerden rahatsız olanlar cumhuriyet rejimini ortadan kaldırmak için Mustafa Kemal’i İzmir gezisi sırasında öldürmeyi planlamışlardır. Ancak ihbar üzerine suikastçiler yakalanıp, İstiklal Mahkemelerinde yargılanmışlardır.
Mustafa Kemal suikast girişimi sonrası yayınladığı bir bildiri ile cumhuriyet yönetimine olan inanç ve bağlılığını belirtmiştir.
“Girişimin benim şahsımdan ziyade mukaddes cumhuriyetimize ve onun dayandığı yüksek ilkelerimize yönelmiş bulunduğuna şüphe yoktur. Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”
Serbest Cumhuriyet Fırkası
- Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının kapatılmasından sonra meclisteki tek parti ve aynı zamanda iktidar partisi Cumhuriyet Halk Fırkası idi.
- Hükümetin aldığı kararların denetlenmesi, farklı görüşlerin yönetime yansıması ve demokratik bir yönetim oluşturulabilmesi için yeni bir partinin kurulması gerekiyordu.
- Aynı zamanda 1929’da dünyada başlayan ekonomik kriz de Türkiye’yi de etkilediği için hükümetin denetlenmesi gerekiyordu.
- Mustafa Kemal, yakın arkadaşlarından olan Fethi (Okyar) Bey’den bir siyasi parti kurmasını istemiştir. 12 Ağustos 1930’da Mustafa Kemal’in desteğiyle Serbest Cumhuriyet Fırkası kurulmuştur.
- Parti cumhuriyete, laikliğe ve yapılan yeniliklere karşı olmadığını belirtmiştir. Ekonomide liberalizm (serbest ekonomi) anlayışını savunmuştur.
- Kısa süre sonra parti, laiklik ve cumhuriyet karşıtlarının sığındığı bir yer hâline gelmiştir.
- Fethi Bey partinin kontrolden çıkması ve rejime zarar verme tehlikesi nedeniyle kurduğu partiyi kapatmıştır (1 7 Aralık 1930).
Menemen Olayı (23 Aralık 1930)
- Serbest Cumhuriyet Fırkası kapatılmış ancak cumhuriyet ve inkılap karşıtı olanlar rejimi eleştirmeye devam etmişlerdir.
- İzmir’in Menemen İlçesinde Nakşibendi Tarikatı üyesi Derviş Mehmet ve adamları “Din elden gidiyor.” sloganlarıyla rejime karşı ayaklanma çıkarmışlardır.
- isyancılara karşı koyan yedek subay öğretmen Kubilay öldürülmüştür.
- Bölgede sıkı yönetim ilan edilmiş ve isyancılar İstiklal Mahkemelerinde yargılanmıştır.
Çok Partili Yaşama Geçiş Denemelerinin Sonuçları
Yeni Türk devletinde kurulan muhalefet partileri, eski rejim yanlılarının cesaret bulmasına neden olmuş ve ülkede dini içerikli iki isyan çıkmıştır.
- Laikliğin ve cumhuriyetin, bazı kesimler tarafından henüz kabul görmediği anlaşılmıştır.
- Türkiye’de çok partili sisteme geçiş ertelenmiştir. Cumhuriyet Halk Fırkası 1945 yılına kadar tek parti olarak kalmış ve herhangi bir muhalefet partisi olmadan ülkeyi tek başına yönetmiştir.