Cilt, yaş almanın etkileri başta olmak üzere birçok farklı etkene bağlı olarak zaman içinde deforme olur ve eski görünümünü kaybeder. Bunun sonucunda hasta estetik açıdan hoş olmayan görünümlerle karşı karşıya kalmaya başlar. Bir süre öncesine kadar bu tür sorunlar yaşayan kişilerin daha iyi bir estetik görünüm yakalaması yalnızca estetik cerrahi prosedürlerinin uygulanmasına bağlıydı. Son zamanlarda sıklıkla kullanılan lipoliz, botoks ve diğer medikal estetik prosedürler sayesinde hem kadınlar hem erkekler arzu ettikleri görünüme cerrahi prosedüre başvurmalarına gerek kalmadan erişme imkanına sahiptirler. Uzm. Dr. Şafak Göktaş medikal estetik prosedürler konusundaki başarılı uygulamaları sayesinde birçok kişinin görünümü ile ilgili hayallerine kavuşmasını sağlamıştır. Siz de lipoliz, botoks, mezoterapi ve diğer medikal estetik prosedürlerle ilgili en etkili ve en doğal sonuçları elde etmek için Uzm. Dr. Şafak Göktaş ile iletişime geçebilirsiniz.
Botoks Doğru Uygulandığında Yüz İfadesini Değiştirmez
Hem erkekler hem kadınlar tarafından sıklıkla tercih edilen botoks prosedürü, Clostridium Botulinum tarafından üretilen saflaştırılmış bir proteinin enjeksiyonuyla gerçekleştirilir. Toksinin enjekte edildiği bölgede çizgiler ve kırışık görünümleri azaltıldığı gibi yeni oluşumlar da engellenebilir.
Botoks prosedürü kapsamında botoks maddesi çok ince uçlu iğnelerle uygulama bölgesinde belirlenen noktalara enjekte edilir. Şeffaf ve soğuk zincirle korunması gereken bir madde olan botoks mutlaka sulandırılarak kullanılmalıdır. Hangi oranda sulandırma yapılması gerektiği hasta özelinde belirlenmelidir. Doktorların birçoğu az miktarda çözücü kullanılmasını tercih eder.
Botoks enjeksiyonunun etkileri uygulamadan sonraki 72 saat içinde belirginleşmeye başlamakta olup kalıcılık süresi kişiden kişiye değişebilir. Yüzde ortaya çıkan şişkinlikler ve kızarıklıklar kısa bir süre sonra kendiliğinden düzelir.
Botoks enjeksiyonunun küçük dozlarda yapılmasıyla birlikte yüz kaslarında gevşeme sağlanabilir. Botoks enjeksiyonu genellikle alın, kaş bölgesi ve göz çevresinde uygulanır. Ancak yalnızca kozmetik amaçlarla botoks enjeksiyonundan yararlanılmaz. Bunun yanı sıra kronik migren, aşırı terleme, göz spazmları ve aşırı aktif mesane benzeri tıbbi sorunların giderilmesinde de botoks tedavisi kullanılabilir. Diğer bir deyişle botoks enjeksiyonu; ağrıların tedavisinde, asimetrik görünümlerin geçici olarak düzeltilmesinde, kırışıklıkların, stres ve yaşlanma çizgilerinin giderilmesinde önleyici ajanlar olarak uygulanabilir. Yüzde somurtma ya da kaş çatma türü olumsuz ifadelerin oluşumunun engellenmesi, kırışıklık yapan mimik kaslarının zayıflatılması, çene kaslarının gevşetilmesi, boyun çizgilerinin azaltılması ve yüzdeki kırışıklıkların giderilmesi noktasında botoks enjeksiyonundan yararlanılabilir. Botoks enjeksiyonu yapılarak yalnızca alında ya da göz çevresindeki çizgilere neden olan kasların hareketi azaltılmakla kalınmaz. Aynı zamanda yüz kaslarının eğitilmesiyle yüzde kırışıklığa neden olma potansiyelleri azaltılır.
Botoks enjeksiyonu bu konuda yeterli deneyime ve uzmanlığa sahip olmayan kişiler tarafından uygulanırsa yanlış dozda ya da yanlış bölgeye enjeksiyon yapılması buna bağlı olarak da kişinin yüzünü hareket ettirememesi ve ifadede bozulma olması gibi istenmeyen durumlarla karşılaşılabilir. Botoks ve diğer tüm medikal estetik prosedürlerin başarısı uygulamanın alanında uzman ve deneyimli bir hekim tarafından yapılmasıyla doğrudan ilişkilidir.
Lipoliz: Bölgesel Fazlalıklardan Kurtulmanın En Etkili Yolu
Birçok kişi ideal kilosunda olmasına, sağlıklı beslenmesine ve düzenli spor yapmasına karşın vücudunun belirli bölgelerindeki inatçı yağ birikintileri ile mücadele eder. Bu sorunun yaşandığı bölgeler cinsiyete ve genetik yatkınlığa göre kişiden kişiye farklılaşabilir. İnatçı yağ birikintileri yerleşimlerinden bağımsız olarak kişide memnuniyetsizlik ve güvensizlik oluşmasına neden olabilir. Günümüzde bu tür sorunların giderilmesi için bazı medikal estetik prosedürlerden yararlanılır. Bunlardan biri olan lipoliz prosedüründe yağ birikintisinin olduğu bölgeye yapılan enjeksiyon yağ hücrelerinin parçalanmasını uyarır. Böylece inatçı yağlardan kolayca kurtulmayı sağlar.
Lipoliz; gıdının giderilmesi, uyluklardaki yağ dokusunun azaltılması, karın ve sırt bölgesindeki yağların azaltılması, kollardaki yağ dokularının azaltılması, selülit görünümünün giderilmesi başta olmak üzere birçok farklı amaca yönelik olarak kullanılabilir.
Lipoliz; sodyum deoksikolat, fosfatidilkolin, L-karnitin, kafein ya da özel peptitiler gibi özel maddelerin ya da bunların karışımlarının enjeksiyonuna dayanır. Böylece uygulama bölgesindeki yağ yakımı hızlandırılır. İntralipoterapi tedavisi sırasında doğrudan yağ dokusuna enjeksiyon yapılır. Bir süre sonra trigliseritler daha sonra kan dolaşımı yoluyla vücuttan atılan yağ asitlerine ve gliserole hidrolize olur. Adiposit denilen yağ hücrelerindeki trigliseritlerin hidrolizi, örneğin egzersiz sırasında vücutta doğal olarak ortaya çıkan bir süreçtir. Tedavi sırasında dengeli bir diyet uygulamak, karaciğerin rahatlatılması ve yağın yeniden oluşumunu (lipogenez) önlemek açısından çok önemlidir. Tedavi esnasında düzenli olarak spor yapılması yağların hidrolizinden sorumlu uygun hormonların üretilmesini sağladığından yöntemin etkinliğini artırır.
Lipoliz prosedürü özellikle yağlanma sorunu yaşanan küçük alanların şekillendirilmesinde son derece etkili bir yöntemdir. Bununla birlikte lipoliz bir zayıflama yöntemi değildir. Normal vücut ağırlığına sahip ya da hafif kilolu kişilerdeki bölgesel yağlanmaların giderilmesi için lipoliz yönteminden yararlanılabilir. Minimal invaziv bir tedavi olmasının yanı sıra iyileşme süresinin kısa olması ve hastanın günlük hayatını kesintisiz olarak sürdürebilmesi gibi birtakım farklı avantajları vardır.