Analitik felsefenin kurucusu Wittgenstein‘dir. Wittgenstein’a göre, gerçeğin bilgisine çözümlemelerle ulaşılabilir. Felsefenin görevi, dilin mantıksal çözümlemeleriyle uğraşmaktır.
Ona göre, dilin mantıksal bir yapısı vardır. Bu yapı içinde önermeler olguları dile getirme işlevi görür. Böylece olguların bilgisi önermelerle ifade edilmiş olur. Dolayısıyla dilin yapısı gerçekliğin (varlığın) yapısını belirler. Dilin yapısı düşünceyi de sınırlar. Bu nedenle, “Dilin belirlediği sınırın ötesinde kalanlar saçma” dır.
Bu akımın bir başka adı da Mantıkçı Pozitivizm’dir. Bu felsefe akımının temel düşüncesi, deneyle elde edilen bilginin doğru olduğudur. Deneyin sağladığı bilginin dışındaki herşey bir kenara atılmalıdır. Deney sonuçları mantıksal analize tabi tutulmalıdır. Metafiziğin bilgisi olamaz, onun için metafizik önermeler anlamsızdır. Başlıca temsilcileri, Carnap, Wittgenstein, Reichenbach ve Russell‘dır.