1990 Sonrasında Türkiye
Siyasi Gelişmeler
* Türkiye 1983 – 1991 yılları arasında Anavatan Partisi hükümetleri tarafından yönetilmiştir. 1991 seçimleriyle Süleyman Demirel başbakanlığında Doğru Yol Partisi ile Sosyal Demokrat Halkçı Parti arasında koalisyon hükümeti kurulmuştur. Süleyman Demirel’in
cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra Doğru Yol Partisi genel başkanı olan Tansu Çiller’in başbakanlığı döneminde Türkiye, AB ile “Gümrük Birliği Antlaşması” imzalamıştır.
» Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan’ın başbakanlığında Doğru Yol Partisi ile 1996’da koalisyon hükümeti kurulmuştur. 28 Şubat 1997’de Milli Güvenlik Kurulu Kararları ile siyasete müdahale edilmiş, Necmettin Erbakan’ın istifası ile Refah – Yol Hükümeti yönetimden çekilmiştir. Siyasi sıkıntılar ekonomik göstergelerin bozulmasına yol açmıştır. Mesut Yılmaz’ın başbakanlığındaki yeni koalisyon hükümeti ülkeyi 18 Nisan 1999’da yapılan seçime kadar yönetmiştir.
* 3 Kasım 2002 genel seçimlerinde Adalet ve Kalkınma Partisinin çoğunluğu elde etmesiyle koalisyon hükümetleri dönemi sona ermiştir. Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı adaylığının konuşulduğu dönemde Genelkurmay Başkanlığı 27 Nisan 2007’de internet aracılığıyla bir bildiri yayımlamış, 27 Nisan E-Muhtırası olarak adlandırılan bu bildiri ile ülkedeki demokratik ortam zarar görmüştür. Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra 10 Ağustos 2014’te ilk defa cumhurbaşkanlığı seçimi için halk sandık başına gitmiş ve Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’nin 12. cumhurbaşkanı olmuştur. 16 Nisan 2017’de yapılan referandumla “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” kabul edildikten sonra yapılan 24 Haziran 2018 seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan yeniden cumhurbaşkanı seçilmiştir.
15 Temmuz Darbe Girişimi
15 Temmuz 2016’da TSK içerisinde örgütlenmiş bir grup FETÖ mensubu asker tarafından milli iradeye karşı başlatılan darbe girişimi, halkın da karşı durduğu bir mücadele sonucunda bastırılmıştır. 15 Temmuz Darbe Girişimi sonucunda 248 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda insan yaralanmıştır.
SSCB’nin Dağılması ve Türk Cumhuriyetlerine Yönelik Kuruluşlar
SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’un 25 Aralık 1991 tarihinde istifa etmesinin ardından Sovyetler Birliği’ni teşkil eden cumhuriyetler bağımsızlıklarını kazanmış, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği dağılmıştır. Böylece iki kutuplu dünya düzeni sona ermiş ABD, tek süper güç olarak dünya siyasetine yön vermeye başlamıştır. Soğuk Savaş Dönemi sona ermiş; NATO, SSCB’nin oluşturmuş olduğu nüfuz alanında genişlemeye başlamıştır. SSCB’nin dağılması Çin ve Hindistan’ın güçlenmesine neden olmuştur.
Bosna – Hersek Savaşı ve Balkanlardaki Gelişmeler
Bosna – Hersek’in bağımsızlık kararının referandumla onaylanmasından sonra bu durumu kabul etmeyen Sırbistan, Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’yı ele geçirerek bir Sırp koridoru oluşturmak istemiştir. Bu şekilde başlayan savaşta Sırplar, Boşnak ve Hırvat nüfusa yönelik soykırım gerçekleştirmeye başlamıştır. Mücadele NATO’nun bölgeye müdahalesi sonucunda 1995’te imzalanan Dayton Antlaşması ile sona ermiştir.
1. Körfez Savaşı (17 Ocak – 6 Nisan 1991)
Irak’ın Kuveyt’i işgal etmesi üzerine ABD öncülüğünde, çok sayıda ülkenin koalisyon oluşturarak Irak’a karşı düzenlediği askeri harekâttır.
II. Körfez Savaşı (20 Mart – 1 Mayıs 2003)
Irak’ta kitle imha silahlarının bulunduğu iddiasıyla, ağırlığını ABD ve İngiltere’nin oluşturduğu koalisyon birliklerinin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde bulunan çok sayıda ülkenin karşı çıkmasına rağmen Irak’a yönelik düzenlediği askeri müdahaledir.
Arap Baharı
2010 yılında Tunus’ta başlayan halk gösterileri devlet başkanının istifası ile sonuçlanmış, bu protestolar kısa sürede diğer Orta Doğu ülkelerine de yayılmıştır. “Arap Baharı” adı verilen bu gösterilerin temelinde uzun süredir otoriter rejimler tarafından yönetilen halkın adil bir gelir dağılımının yapılması talebi yatmıştır. Bu hareketler sonunda bölge istikrarsızlaşmıştır.