XVII. YÜZYIL ISLAHATLARI
Var olan kurum ya da anlayış üzerinde yapılan iyileştirme, düzeltme, onarma çalışmalarıdır. Islahat, kökten değişiklik yapmak değildir. Bir evin tadilatı, boyanması, gibi düşünülebilir.
Osmanlı Devleti XVII. yüzyıla kadar herhangi bir ıslahat girişiminde bulunmamıştır. Çünkü devlet adamları buna ihtiyaç duymamıştır. Ama her geçen gün çıkılan seferlerin süresinin uzaması alınan galibiyetlerin azalması, gümrük gelirlerinin azalması, Avrupa’da bir takım siyasi, sosyal, ekonomik, askeri ve kültürel gelişmelerin yaşanması ıslahatları gerekli kılmıştır. Buna rağmen bu dönem ıslahatlarında sorunların temeline inilememiş, sorunlar baskı ve şiddet yoluyla çözülmeye çalışılmıştır.
Devletin doğuda İran batıda Avusturya, Lehistan, Venedik ve Rusya ile savaş içinde olması, Anadolu’da celali isyanlarının, İstanbul’da merkez isyanlarının yaşanması önce I. Ahmet ardından II. Osman, IV. Murat ve IV. Mehmet gibi padişahları harekete geçirmiştir. IV. Mehmet Döneminde sadrazam Tarhuncu Ahmet ve Köprülü Mehmet gibi simalar önemli ıslahatlara imza atmışlardır.
I. Ahmet veraset sisteminde önemli değişiklik yapmış, şehzadeleri sancağa göndermeme kanununu çıkarmış, şehzadelerin çocuk yapmasını ve sakal bırakmalarını yasaklamış, tütünü yasaklama adına ilk adımı atmıştır. Bu ıslahatlar XVII. yüzyıl ıslahatlarının ilk adımları olmuştur.